Bugün basından sansürün kaldırılışının 105’inci yılı ve 24 Temmuz Basın Bayramı… Ancak bugün hala basında sansür çeşitli yöntemlerle sürüyor. Türkiye, tutuklu gazeteciler bakımından dünyada ilk sıralarda. 24 Temmuz Basın Bayramı’nı, tüm olumsuzluklara rağmen kutluyoruz. Basın Bayramı dolayısıyla Zonguldak’ta çeşitli mesajlarla yayımlandı. Mesajlar şöyle:

 

VALİ EROL AYYILDIZ: ‘DEMOKRASİLERİN GELİŞEBİLMESİ İÇİN BASIN 
ÖZGÜRLÜĞÜNÜN NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞU GÖRÜLMEKTEDİR’

Halkı aydınlatma ve kamuoyu oluşturulmasında basın çok önemli bir görevi yerine getirmektedir. Bunun yanısıra günümüzde en çok ihtiyaç duyduğumuz temel hak ve özgürlüklerin korunması toplumu meydana getiren bireylerin birbirlerine sevgi ve saygıyla yaklaşmasında yazılı ve görsel medyanın önemli hizmetleri olduğu da bir gerçektir. Tüm bu hizmetleri yerine getirirken basının tam olarak özgür olmasının gerekliliği de ortaya çıkmakta yine basının toplumu yönlendirebilen bir güç olduğu düşünüldüğünde de demokrasilerin gelişebilmesi için basın özgürlüğünün ne kadar önemli olduğu da görülmektedir.
Bu duygu ve düşüncelerle büyük emek ve özveri göstererek zor ve o ölçüde önemli, ancak o kadar da zevkli bir kamu görevini yerine getiren basın mensuplarımızın basın bayramını en içten duygularımla kutluyor, bundan sonraki çalışmalarında kolaylıklar ve başarılar diliyorum.

 

CANDAN: “BASIN, TOPLUMLARIN GÖZÜ VE KULAĞI DURUMUNDA BULUNAN ÖNEMLİ BİR KAMU HİZMETİDİR”
AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan Candan, “24 Temmuz Basın Bayramı” dolayısıyla yayımladığı mesajında, şu görüşlere yer verdi:
“Çağdaş ve demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarından biri basındır. Basın, aynı zamanda toplumların gözü ve kulağı durumunda bulunan önemli bir kamu hizmetidir. İnsanlar için neredeyse temel ihtiyaçları kadar öneme sahip olan bu mesleğin aynı zamanda sorumlulukları da oldukça fazladır. Kamuoyuna tarafsız, hızlı ve doğru bilgi vererek, toplumu aydınlatarak, meslek ilkelerine, kişilik haklarına saygılı bir şekilde bu önemli görevin sürdürülmesi gerekmektedir. Toplumda bu kadar etkiye sahip olması nedeniyle kimi zaman bu meslekte de görevini kötüye kullanan, kamuoyunu yanıltan ve yanlış yönlendiren,  kendi çıkarları doğrultusunda kullananlar olabilir. Buna karşın görevini doğru yapan ve halkı bilgilendirirken çeşitli zorluklarla karşılaşan, sansüre uğrayan basın mensuplarımız da olabilir. Bütün bu sıkıntılar, meslek kuruluşları ve çalışanlarının medya etiğine sıkı sıkıya sahip çıkmasıyla giderilebilir. Özellikle de basın mensuplarımızın zor çalışma şartları, sendikal güvenceleri ve yaşam koşullarında istikrarın ve dengenin oluşturulması bu sorunun çözümünde önemli bir rol oynayacaktır. 24 Temmuz'un, 1908'de Meşrutiyetin ilanıyla Türk basınında sansür ilk kez kaldırılmış, bu önemli güne haiz olarak da basın bayramı olarak kutlanmaya başlanmıştır. Zor şartlarda ve büyük özveri ile toplumun haber alma ihtiyacını karşılamak için çalışan tüm basın mensuplarımızın ‘24 Temmuz Basın Bayramı'nı kutluyor, başarılarının devamını diliyor, emeği geçen her kademede basın çalışanlarına ayrı ayrı saygı, sevgi ve selamlarımı sunuyorum.” 

 

ULUPINAR: “BASIN, BİREYİ DÜŞÜNMEYE VE ARAŞTIRMAYA YÖNLENDİRİYOR”
AK Parti Zonguldak Milletvekili Özcan Ulupınar, 24 Temmuz Türk basınından sansürün kaldırılışının 105’inci yıldönümü ve Gazeteciler Bayramı dolayısı ile kutlama mesajı yayınladı. Milletvekili Ulupınar’ın mesajı şöyle:
“Bir ülkedeki demokratik yapının, düşünce ve ifade özgürlüğünün en önemli göstergesi, basın özgürlüğüdür. Günümüzde her insanın bilgiye ulaşma, doğruları öğrenebilme ve kendi fikirlerini ifade edebilme özgürlüğü en temel haktır. Farklı görüşlerin seslendirilmesine olanak sağlayan basın, bireyi düşünmeye, araştırmaya, ülke ve dünya gelişmeleri hakkında doğru sonuçlara ulaşmaya yönlendirmektedir. Her koşulda sorumluluk duygusunu yitirmeden toplumun haber alma özgürlüğü adına görev ifa eden basın çalışanı arkadaşlarımız bu anlamda insanımızın sesini, dileklerini, beklentilerini, acılarını kamuoyunun sesi ve denetleyici bir unsur olarak milletle buluşturmaktadır. Bu vesile ile ilimizde faaliyette bulunan yerel gazete, radyo ve televizyonlarımız, yaygın gazete ve ajansların temsilciliğini yapan tüm değerli basın mensuplarının 24 Temmuz Gazeteciler Bayramı’nı en içten duygularla kutluyor; çalışmalarında başarılar diliyor ve saygılarımı sunuyorum.”

 

KÖKTÜRK: “BASIN BAYRAMI’NDA 
BASIN YİNE ÖZGÜR DEĞİLDİR”

CHP Zonguldak Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Ali İhsan Köktürk, “24 Temmuz Basın Bayramı” dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Milletvekili Köktürk’ün mesajı şöyle: “24 Temmuz 1908’de, 2’nci Abdulhamit’in yaklaşık 33’üncü yıl süren ‘baskıcı’ yönetimi sona erdi ve 2’nci Meşrutiyet ilan edildi. ‘Osmanlı Matbuat Cemiyeti’ adıyla örgütlenmiş gazetecilerin büyük bölümü meşrutiyeti sevinçle karşıladılar. Artık, 2’nci Abdülhamit’in gazetelere uyguladığı sansürün karşısına dikilebileceklerdi. 1876’dan kalma sansür kararnamesini uygulatmayacaklardı. O güne kadar uygulanan, sansür memurları yayından önce gazeteleri kontrol edemeyecekti… Meşrutiyetin ilan edildiği günün gecesinde İkdam gazetesinin sahibi Ahmet Cevdet ile Sabah Gazetesi sahibi Mihran Efendiler, gazete provalarını görmek için gelen sansür memurlarını aynı sözlerle geri çevirdiler: ‘Gazeteler hürdür, sansür yasaktır.’ Cumhuriyetimiz de basın emekçilerini unutmadı. 24 Temmuz tarihi, Türk basınından sansürün kaldırılması ve basın bayramı olarak ilan edildi… Demokrasimizin yaşamasını ve gelişmesini sağlayan, hayatımızın vazgeçilmez unsurlarından biri olan, haber alma ve yayma özgürlüğünün en etkili aracı basındır... Ne yazık ki, bugün AKP iktidarında basın özgür değildir. Basın üzerinde olağanüstü bir baskı vardır. Abdülhamit dönemi uygulamaları devreye sokulmuştur. Basının özgür olmadığı, geçen ay gerçekleşen ‘Gezi Parkı Direnişi’ sırasında bir kez daha ortaya çıkmıştır.  Öyle ki, hükümeti protesto için sokaklara çıkan milyonlarca insanı yandaş medya ve baskı altındaki medya haber olarak görmemiş ve penguen belgeselleri yayınlayarak bütün olup bitenlere gözlerini ve sayfalarını kapatmışlardır. Bugün bu sansür, tüm hızıyla devam etmektedir. Kalemi ve gazetecilik namusu nedeniyle pek çok gazeteci tutuklanarak özgürlüğünden yoksun durumdadır. Artık, halk kendi medyasını kurarak gerçeklere ulaşmanın yollarını zorlamaktadır. Bu duygu ve düşüncelerimle; her şeye rağmen; halkın bilgi edinme özgürlüğünü yasal sınırlar içinde sonuna kadar sunan, ekonomik ve sosyal sorunları cesaretle irdeleyen, iletişimde köprü görevi görerek sorumluluk duygusuyla hareket eden, kamuoyunu aydınlatmak ve bilgilendirmek için, özveriyle her ortamda ve her koşulda, meslek ilkelerine bağlı olarak görevini yerine getirmeye çalışan basın kuruluşlarımızın ve çalışanlarımızın, ‘Basın Bayramı’nı kutluyor,  sevgi ve saygılar sunuyorum. Başta Değerli Milletvekilimiz, gazeteci-yazar Mustafa Balbay olmak üzere, kalemleri nedeniyle özgürlüklerinden yoksun bırakılan tutuklu gazetecilerimizi saygı ve şükranla anıyorum…”

 

POSBIYIK: “24 TEMMUZ, GERÇEK GAZETECİLİĞİN YAPILMAYA 
BAŞLADIĞINDA GÜNDÜR”

Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, 24 Temmuz basından sansürün kaldırılışının yıldönümü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı. Belediye Başkanı Posbıyık’ın kutlama mesajı şöyle:
“Basın camiası için büyük önem arz eden günlerden birini daha yaşıyoruz. Basından sansürün kaldırılışının 105’inci yıldönümü dolayısıyla, önce yerel ve yaygın basın camiasından çalışan tüm basın emekçileri başta olmak üzere tüm gazetecilere sevgi ve saygılarımı sunuyor, her birinin bu anlamlı günlerini en içten duygularla tebrik ediyorum. 24 Temmuz, bir anlamda gerçek gazeteciliğin yapılmaya başlandığı gündür. Haber alma ve yayma gibi önemli bir misyonu üstlenen basın aynı zamanda demokrasinin en sağlam ayağıdır. Kuşku yoktur ki basının özgür, tarafsız ve objektif olmadığı bir ülkede demokrasi ve insan haklarından bahsetmek mümkün olmadığı gibi basının özgür olmasının temel koşulu da her türlü baskıdan ve sansürden uzak olmasından geçmektedir. İfade etmek istediğim bir başka husus da şudur ki Ereğli’nin kalkınması ve insanların huzur içerisinde yaşaması için yerel basınımızın da güçlü olması şarttır. Bugüne kadar kentimizin modern yaşamında önemli bir yer tutan yerel basınımızın sevgi, barış ve dostluk kentinin bugünlere gelmesinde ve ülke genelinde Ereğli’nin bir marka kent olarak kabul görmesinde önemli rolü vardır. Bu, güçlü bir basın camiası ile olabilmiştir. Yerel basınımız bundan sonraki süreçte de aynı gücünü katlayarak sürdürmeli, kentimizin kamu kurumları ile meslek odaları, sendikalar, sanayiciler, işadamları, ticaret erbapları ve sivil toplum kuruluşları da yerel basın kuruluşlarına hak ettiği desteği vermelidir. Bu destek, hizmet ve yatırımlara öncülük edecek olan yerel basının, işlevlerini tam manasıyla yapabilmesi için gerekli gücü bulması açısından önemlidir. Bu duygu ve düşünceler ışığında kentimizde görev yapan tün değerli gazeteciler başta olmak üzere Zonguldak’ımızın ve ülkemizin tüm saygın basın kuruluşları ve çalışanlarının bayramını kutluyor başarılar diliyorum.”

 

UÇAR: “BASIN ORGANLARININ VARLIĞI HAYATİ BİR ÖNEM TAŞIYOR”
AK Parti Zonguldak İl Başkanı Hamdi Uçar, Türk basınında sansürün kaldırılışının yıl dönümü ve “Basın Bayramı" dolayısıyla yayımladığı mesajında, gelişmiş demokrasilerde ifade, haber alma ve eleştirme özgürlüğünün yanı sıra, özgür, tarafsız, sorumlu ve sağduyulu basın organlarının varlığının da hayati bir önem taşıdığını bildirdi. Demokrasinin tehdit altında olduğu, vesayetin hüküm sürdüğü bir ortamda, basın özgürlüğünden, ifade hürriyetinden ve sağlıklı bir medya işleyişinden bahsetmenin mümkün olmayacağına işaret eden Uçar, şunları kaydetti: 
“Hükümetimiz hiçbir basın mensubunun mesleki faaliyetleri dolayısıyla baskı görmesine, bu baskılar yoluyla basın özgürlüğünün tehdit edilmesine müsaade etmeyen bir anlayışla hareket etmekte, demokrasimizin standartlarının yükselmesi ve basın mensuplarımızın daha özgür bir ortamda mesleklerini icra edebilmeleri için yoğun gayretler göstermektedir. İnanıyorum ki, Türkiye'de demokratikleşme yolunda, hak ve özgürlüklerde ilerleme sağlandıkça, medyamız daha da özgürleşecek ve toplumumuzun şeffaflaşması yolunda çok daha büyük mesafeler kat edilecektir. Ben bu düşüncelerle, Basın Bayramı'nı kutluyor, tüm basın emekçilerine başarılar diliyorum.” 

 

KGD: ‘BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ÖNÜNDEKİ TÜM ENGELLER KALDIRILMALI”
Karaelmas Gazeteciler Derneği (KGD), basından sansürün kaldırılışının 105’inci yılı ve “24 Temmuz Basın Bayramı” nedeniyle bir mesaj yayınladı.
KGD’nin mesajı şöyle:
“Türk basınında sansürün kaldırılmasının yıldönümü olarak her yıl 24 Temmuz, ‘Gazeteciler ve Basın Bayramı’ olarak kutlanmaktadır. 2’nci Meşrutiyet’in yürürlüğe girmesiyle birlikte çıkan gazeteler sansür memurlarına verilmeden basılmış ve 24 Temmuz günü, sansürün kaldırılması olarak tarihe geçmiştir. Biz gazeteciler ve Türk demokrasisi için çok anlamlı olan bugün, halkın haber alma özgürlüğünün de simgesi bir gündür. Demokrasinin temel koşullarından biri basın özgürlüğüdür. İletişimin en güçlü kanallarından olan basın; toplumun gerçekleri öğrenmesi, olayları tartışabilmesi ve düşüncelerinin duyurulmasının yanı sıra, yerine getirdiği kamu göreviyle bireylerin bölge, ülke ve dünya sorunlarıyla ilgili düşüncelerini duyurarak kamuoyu oluşturulmasına katkı sağlamakta, halkın yönetimi denetleyebilmesinde etkin bir araç rolü üstlenmektedir. Bu rolde hiç kuşkusuz, ‘Ben gazeteciyim’ diyen ve kamusal sorumluluk gerektiren mesleği icra edenler, basın ahlak kurallarına eksiksiz uymayı ve uygulamayı kendilerine vazgeçilmez ilke edinmelidirler. Kamu yönetiminde ve temsilinde bulunanlar da, basın meslek ilkeleri ve iletişim etiğinden uzak yayın yapan ve gazeteciliği kendileri için bir araç olarak kullanmaya kalkışanlara karşılık, gazeteciliği tüm kurallarıyla ve özümseyerek kamu yararı doğrultusunda yapanlar arasındaki ayrıma dikkat etmelidirler. Basından sansürün kaldırılmasının yıldönümünde Türkiye’de basın özgürlüğü, baskı ve sansür uygulamalarının halen tartışma konusu olmaya devam etmesinden dolayı üzüntü içindeyiz. Bugün ne yazık ki, ülkemiz tutuklu gazeteci sayısı bakımından dünyada ilk sıralarda bulunmaktadır. Mesleki faaliyetlerinden dolayı kişisel özgürlüklerinden alıkonan gazeteciler, demokrasinin vazgeçilemez kurallarından biri olan basın özgürlüğüne de sahip değillerdir. Türkiye demokrasisi açısından bu tablonun değişmesini, basın özgürlüğü önündeki tüm engellerin zaman geçirilmeksizin kaldırılmasını diliyoruz. Simgesel kökeni 24 Temmuz 1908'de gazetecilerin sansüre başkaldırısına dayanan basın özgürlüğü için biz gazeteciler; habere ulaşma ve yayınlama sürecindeki engellemelere karşı özgürlük mücadelesini, tam demokrasiye ulaşılıncaya dek sürdürmeye kararlı olduğumuzu duyuruyor, tüm meslektaşlarımızın Basın Bayramı’nı kutluyoruz.”

 

ERDEMİR DE KUTLADI
Erdemir Kurumsal İletişim ve Sosyal Hizmet Müdürlüğü’nden “24 Temmuz Basın Bayramı” dolayısıyla yapılan açıklamada ise, “Sansürün kaldırılışının 105’inci yılında, kamuoyunu aydınlatma görevlerini fedakarca yerine getiren basın çalışanlarının ‘24 Temmuz Basın Bayramı’nı kutlarız” denildi. 

 

TED KDZ. EREĞLİ KOLEJİ MÜDÜRÜ SELİM ASLANKAYA: ‘GECE-GÜNDÜZ, KAR-KIŞ, YAĞMUR-ÇAMUR DEMEDEN ÇALIŞIYORLAR’
Basın bayramının 2. Meşrutiyetin ilanından sonra, çıkarılmak istenen gazeteler sansür görevlilerince incelenmesine son verildiğini ve bu tarihten itibaren 24 Temmuz "Basında sansürün kaldırılması" olarak tarihe geçti.  Türk basınından sansürün kaldırılması ve basın bayramı olarak anılan 24 Temmuz milletimizin özgür ve tarafsız basına olan özlemiyle önem kazanmaktadır. 
Gazeteci olmanın ne kadar zor bir görev olduğunu hepimizin malumudur. Unutulmamalı ki demokratik hayatımızın vazgeçilmez unsurlarından biri olan, haber alma ve verme özgürlüğünün en etkili yöntemi olan basınımız, demokrasimizin yaşamasını ve gelişmesini sağlayan kurumların en başında yer almaktadır. Toplumda dördüncü kuvvet olabilen, kamuoyunun pek çok konuda bilgilendirilmesini ve aydınlatılmasını sağlayan basınımızın, bu görevi yerine getirebilmesinde "basın özgürlüğü" büyük önem taşımaktadır. Günümüzde modern toplumlarda bilgiye ulaşmanın da yolu olan yazılı ve görsel medyanın herhangi bir baskı altında kalmaksızın yapacağı doğru ve tarafsız bilgi paylaşımı oldukça önemlidir. Özellikle bu zor koşullarında milletimizi haberle buluşturmak için gece gündüz, kar kış, yağmur çamur demeden çalışan değerli basınımızın her alanında görev yapanların "Basın Bayramı'nı kutluyorum.

 

BAYRAM YA DA SANSÜRÜN KALDIRILIŞI

“….1908’in yaz ayları 2. Abdülhamit için zor geçiyordu.. Selanik’ten yayılan İttihatçı isyanını ne Şemsi Paşa bastırabilmişti ne Müşir Osman Paşa. Binbaşı Enver Bey ve adamları dağlardaydı..

       Ayaklanmanın 40. gününde Abdülhamit geri adım attı.. Bir başka açıdan da ileriye doğru atılmış bir adımdı bu: 24 Temmuz 1908’de 2. Meşrutiyet ilan edildi.
       Osmanlı Matbuat Cemiyeti adıyla örgütlenmiş gazetecilerin büyük bölümü meşrutiyeti sevinçle karşıladılar. Sansürün karşısına dikilebileceklerdi artık. 1876’dan kalma sansür kararnamesini uygulatmayacaklardı. Yani sansür memurları yayından önce gazeteleri kontrol edemeyecekti..”

            24 Temmuz bir anlamda gerçek gazeteciliğin patlama yaptığı gündür. Bu nedenle 24 Temmuz Cumhuriyet Dönemi’nde Türk basınından sansürün kaldırılması ve basın bayramı olarak ilan edildi. Daha sonra kutlamalar “geleneksel gazeteciler günü” adı altında yapılmaya başlandı.
       Türkiye’deki basın kuruluşları zaman zaman 24 Temmuz 1908 öncesini hatırlatan dönemlerden geçtiler ama 24 Temmuz simge olarak önemini hiç kaybetmedi.

 

Evet sevgili dostlar yukarıdaki satırlar Basında Sansürün kaldırılışının  105 yıllık uzun yolculuğunun tarihsel öyküsü.

 

Ben ise yaşadığımız dünyada basının, yerelde ve ulusalda sansürünün hala 1908 öncesi acımasızlığını aratacak  kadar yakıcı ve acı olduğu gerçeğiyle yüzleşebilen ve buna direnen basın emekçilerinin varlığından duyduğum memnuniyeti ve gelecek umudunu taşıdığımı söyleyerek , gerçek gazetecilerin “basın bayramın” nı yürekten kutluyorum.

Saygılarımla..

Emin Semih ÖZKÖK