Zonguldak Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından bu yıl çeşitli etkinliklerle 69.Verem ve Propaganda haftası kutlanmaktadır.

Konuyla ilgili olarak bir basın açıklaması yapan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Yusuf Kaya yapmış olduğu açıklamada şunları dedi: 

 “Tüberküloz, solunum yolu ile akciğerlere giden tüberküloz mikrobunun (“MycobacteriumTuberculozis”) yol açtığı bulaşıcı bir hastalıktır. Tüberküloz halen dünya genelinde önemli bir sağlık problemidir. Dünya nüfusunun yaklaşık üçte biri verem mikrobunu vücudunda taşımaktadır. Bu insanların yüzde 10’unda yaşamlarının bir döneminde verem hastalığının ortaya çıkacağı düşünülmektedir. Tüberküloz erkeklerde kadınlardan daha sıktır ve çoğunlukla genç yetişkinlerde görülmektedir.

Verem hastalığının belirtileri birkaç hafta içinde gittikçe kötüleşen inatçı öksürük, balgam çıkarma, kilo kaybı, ateş, gece terlemesi, iştahsızlık, halsizlik, yorgunluk ve kan tükürmedir. Bu belirtileri olan kişilerin Verem Savaş Dispanserine, Aile Hekimine veya en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerekir.

Verem basilinin kaynağı, tedavi görmemiş veya düzenli tedavi görmeyen aktif akciğer ve gırtlak (larinks) veremi olan hastalardır. Tedavi görmemiş veya tedavisini aksatan hastalardan; öksürme, hapşırma veya konuşma esnasında ortama yayılan damlacıkların solunum yolu ile alınması ile bulaşır. Tedavi edilmeyen her hasta yılda 10-15 kişiye hastalığı bulaştırır. En çok hastanın aile bireylerine ve yakın çalışma arkadaşlarına bulaşma olur. Tedavi ile basil sayısı çok kısa sürede azalır. Hastaların çoğunda ortalama 2-3 haftada bulaştırıcılık yok olur. Tüberküloz basili yiyeceklerle, giyeceklerle, eşyalarla bulaşmaz.Kan yolu ve cinsel yolla da bulaşma olmaz.

Hastalığın gelişmesine yol açan vücut direncini düşüren hastalıklar ve etkenler vardır. HIV/AIDS vücut direncini en çok kıran hastalıktır. Bunun dışında şeker hastalığı, böbrek hastalığı, bazı kanserler, ilaç ve alkol bağımlılığı, sigara, madenci hastalığı ve diğer bazı ciddi kronik hastalıklar da vücut direncini düşürür. Bebeklerde ve yaşlılarda da vücut direnci düşük olduğundan hastalanma fazla olur.

Verem hastalığı vücudun bütün organlarını tutabilir ancak en çok akciğerlerde görülür (yüzde 60-70). Hastalığın tuttuğu diğer organlar; akciğer zarları, lenf bezleri, kemikler, böbrekler ve beyin zarlarıdır menenjit.

 

                TÜBERKÜLOZ HASTALIĞINDAN KORUNMA YOLLARI  

1-Hastanın her gün düzenli ilaç içmesi en önemli koruyucu faktördür.

2-Tüberküloz hastalarının bulunduğu ortam sık sık havalandırılmalıdır.

3-Odanın güneş görmesi ortamdaki mikropları öldürür.

4-Hastanın balgamında mikrop çıkmayana kadar ayrı bir odada kalması uygundur.

5-Bulaştırıcı verem hastaları öksürük ve aksırık sonrasında ellerini mutlaka yıkamalıdır.

6-Kapalı ortamda başka insanlarla birlikteyken maske kullanmalıdır.

Verem hastalarından bulaştırıcı olanların çalışmaması gerekir. Balgamında tüberküloz basili olmadığı gösterildiğinde, yani bulaştırıcılığı geçtiğinde tekrar çalışması uygundur. Tedavinin başlangıç aşamasında çalışmak, vücut direncini düşüreceği için de çalışmak uygun değildir.

Tüberküloz tanısı alan kişilere dispanserler tarafından ücretsiz ilaç verilir. Hastalar en az 6 ay ilaç kullanmak zorundadır. Tüberküloz hastaları ilaçlarını Doğrudan Gözetimli Tedavi (DGT) ile her gün düzenli olarak dispanserde veya aile hekiminde almalıdır. Tedavide verilen ilaçların düzenli içilmesi çok önem taşır. İlaçlarını düzenli kullanmayan hastalarda direnç gelişir. Bu hastalar daha uzun süre ve daha fazla miktarda ilaç kullanmak zorunda kalırlar. Tüberküloz hastası olanların yakınları Verem Savaş Dispanserlerinde ücretsiz olarak akciğer filmi ve PPD testi yapılarak kontrol edilmektedir. Temaslı muayenesi sonucunda hasta olduğu tespit edilenler ücretsiz olarak tedaviye alınır. Hasta olmayan fakat verem olma riski taşıyan kişilere ise koruyucu tedavi verilir.

Tüberkülozlu hastalarda tedavi edilmezse ölüm oranı yüksektir. Yapılan çalışmalarda tedavi edilmeyen bulaştırıcı tüberküloz olgularının yüzde70’inin 10 yıl içinde hayatını kaybettiği saptanmıştır. 2014 yılında dünyada 9,6 milyon yeni tüberküloz vakası ve 1,5 milyon tüberkülozdan ölüm olduğu saptanmıştır. Tüberküloz, enfeksiyon hastalıklarından ölümlerde AIDS’ten sonra ikinci en önemli ölüm nedenidir.

Tüberkülozdan korunmada ülkemizde 2-3 ay arası bebeklere direkt olarak BCG aşısı yapılmaktadır. BCG aşısı ülkemizde aile sağlığı merkezlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır.