Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Zonguldak İl Kadın Kolları, “25 Kasım Kadınlara Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü” nedeniyle basın açıklaması yaptı. Parti binasında yapılan basın açıklamasına Kadın Kolları üyeleri katıldı. İl Kadın Kolları Başkanı Yüksel Parmak, açıklamasında, kadınların değişik biçimlerde şiddete uğradığını ifade ederek, “Ülkemizde son yıllarda kadına yönelik şiddette büyük bir artış olmuş.
‘ÇALIŞMA YAŞAMINDA
HAKSIZLIĞA UĞRUYORLAR’
Öldürülen kadın sayısı 2012 yılında 165 iken, 2013'ün ilk 10 ayında bu sayı 168'e çıkmıştır. Türkiye'de evli kadın nüfusunun yüzde 30’u fiziksel şiddete, yüzde 16'sı cinsel şiddete, yüzde 44'ü duygusal istismara maruz kalmaktadır. Cinsel saldırıya uğrayan kadınlardan çoğu korku, baskı gibi gerekçelerle şikayetçi dâhi olmamıştır. Öldürülen iki kadından biri kendi hayatına dair bir karar vermek istediği için öldürülmüştür” diye konuştu.
Kadınların çalışma yaşamında her türlü haksızlığa uğradığını ileri süren Parmak, şöyle konuştu:
‘SIFIR TOLERANS GÖSTERİLİYOR’
“Devletten koruma talebiyle polise veya savcılığa başvuran kadınların yüzde 73'ü sığınma evlerinde olan kadınların ise yüzde 27'si cinayete kurban gitmiştir. Bu rakamlar, sık sık tekrarlanan kadına yönelik şiddete ‘sıfır tolerans’ gösterildiği söylemlerini yalanlamaya yetiyor. Kadınlar, kadın oldukları için şiddetin her türlüsüne maruz kalıyorlar. Biz kadınlar değişik biçimlerde şiddete uğruyoruz. Kadınların eğitimden yoksun bırakılarak ava mahkum edildiği, ekonomik faaliyetinin yasal ve geleneksel birçok engelle kısıtlandığı, çalışma yaşamında bin bir haksızlık ve ayrımcılıkla karşılaştığı koşullarda, şiddetin ilk hedefi de doğal olarak biz kadınlarız. Ülkemizde okuma-yazma bilmeyenlerin yüzde 83'ünü kadınlar oluştururken, kız çocuklarını okuldan uzaklaştıran düzenlemeler birbiri ardına devreye sokulmaktadır. Kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 20 iken ekonomi ve fırsat eşitliğinde 136 ülke arasında 127’nci sıradadır. Kadınlar kayıt dışı olarak istihdam edilmek istenmekte ve sigortasız, güvencesiz işlerde çalıştırılmaktadır.
‘YÜZDE 50’Sİ MOBBİNG MAĞDURU’
Türkiye'de kadınlar ortalama olarak erkeklerden yüzde 20 oranında az ücret almaktadır ve çalışan kadınların yaklaşık yüzde 50’si mobbing mağdurudur.
Kız ve erkeklerin aynı evlerde yaşadıklarında denerim altına alınmak istenmeleri, çocuk gelinlerin gittikçe artan sayısı baskıcı iktidarların ve ideolojilerinin ortak yanıdır. Bireylerin bedenleri ve hayatları üzerinde en yüksek düzeyde denetim kurarak rejimi inşa etmeye çalışan de düzem ret ediyoruz. Ülkemizde yüzde 97'si şiddet gören biz kadınlar, toplumsal cinsiyetin, erkeği otorite, iktidar sahibi olmaya zorladığı, ‘namus’ gerekçe edilerek yakını olan kadını öldürmesinin emredildiği bu topraklarda, şiddete karşı mücadelenin sadece kadınların değil erkeklerin de sorumluluğu olduğuna inanıyorum.
‘KELEBEKLER ÖZGÜRDÜR’
Kadına yönelik şiddetle, mücadeleyi bir kamu politikası olarak benimsiyor ve sosyal politikalarımızı bu doğrultuda ele alıyoruz. Belleğimizi diri tutmak ve bize dayatılan bunca şeyin altında ezilmemek için ‘böyle gelmiş böyle gider’ diyenlere karşı ‘yeter artık’ diyen kadınların yaşamlarını kendi yaşamlarımıza katıyoruz.
Bizler kadına yönelik şiddete karşı verdiğimiz mücadelede sevgiyi örgütlemek amacıyla ‘kelebekler özgürdür’ diyoruz.”
