Türkiye’de kadına yönelik şiddetin her geçen gün arttığını ve bu vahim tablonun toplumsal ve siyasi gündemin en önemli başlıklarından biri olarak kabul edilerek ona göre adımlar atılması gerektiğini söyleyen Turpcu, şunları ifade etti:
“Bir toplumdaki gelişmişlik seviyesini anlamadaki en basit ve gözlemlenmesi en kolay olgu, o toplumun kadınlara ve kadın haklarına verdiği değerdir. Dünya Ekonomik Forumu’nun (DEF) son yayınlanan “Küresel Toplumsal Cinsiyet Raporuna” göre Türkiye 142 ülke arasında 125. Sırada yer almaktadır. Bu tablo ile benzer şekilde, ne yazık ki, toplumsal cinsiyete dayalı şiddet Türkiye’de giderek normalleşip olağanlaşmaktadır.
Türkiye’de kadın cinayetleri son 10 yılda yüzde bin 400 artmıştır. 2010 - 2015 arasında 1134 kadın öldürülmüştür. Bu tablonun temel nedenlerinden biri, caydırıcı önlemlerin alınmamasıdır. Kadına yönelik şiddeti önleyici tedbirler alınmasında yaşanan yetersizlikler, şiddetin boyutlarını her geçen yıl daha da korkunç boyutlara taşımaktadır. Bununla birlikte toplumda kadını geri plana atan söylemlerin ve ikincil plana atan dilin de kadına yönelik şiddeti körüklediğini biliyoruz. Türkiye’de kadına yönelik şiddetin önlenmesi için kadını ötekileştirilen dil terk edilmeli, kadın istihdamı artırılmalı, kadınların çalışma yaşamında eşit koşullarda daha çok yer alması sağlanmalıdır.
Bu nedenle, kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda devletin tüm kurumlarının, tüm siyasi partilerin, ilgili Sivil Toplum Kuruluşları’nın seferber olması gerekmektedir. Sadece fiziksel şiddet değil, psikolojik ve ekonomik şiddet türleri de dahil olmak üzere hepsinin ortadan kaldırılmasına yönelik ve Türkiye'de kadınların haklarını ve toplumsal konumunu güçlendirme çabalarına yönelik TBMM'nin daha etkin bir tutum alması gerekmektedir.
Diğer türlü kadına yönelik şiddet ile kadın cinayetlerinin önlenmesi için alındığı ifade edilen tüm önlemler göstermelik olacaktır. Ülkemizin dört bir yanında şiddet ve ayrımcılıktan muzdarip olan; çalışma yaşamından dışlanan; sosyal yaşamda yeterli düzeyde temsil edilmeyen kadınların sorunlarını ortadan kaldırmaya yönelik çabalar hepimiz için bir görevdir. Kadına yönelik şiddetin ve her türlü ayrımcılığın son bulmasını diliyor, bunu önleme konusunda yapılacak her türlü girişimde elimden gelen çabanın ve desteğin verileceğinin bilinmesini istiyorum.”
