Konuşmalarda neden son kelimesinin kullanıldığı hep aklıma takılmıştır. Artık başkası kurulmayacağı için mi yoksa yıkılacağını anlatmak için mi?.....
Cumhurbaşkanlığı forsundaki 12 yıldızın Türklerin kurduğu 12 devleti temsil ettiği söylenirse de tarihçilerin 300’den fazla Türk Devleti kurulduğu sözü anlamlıdır.
Neden sonlandırılmak istenmektedir? Bu topraklarda bu zenginlikler olduğu müddetçe aç gözlü batının bu isteği bitmeyecek, şöyle veya böyle bu zenginliğe sahip olma emelini gerçekleştirmeye çalışacaktır.
Bunun için yerli işbirlikçilerine ihtiyaç vardır ki, ABD Dışişleri Bakanı Henry Kıssınger’ın dediği gibi; ülkemiz (ABD)de hainleri ASAR, diğer ülkelerde başa getiririz. Bu uygulamalarını da Irak, Afganistan, Libya ve diğer ülkelerde de görmekteyiz.
Sanki yüce güç bazılarına bu ülkeyi ve ülkeleri pazarlaması, satması ve bölmesi için emir vermiştir. Bunlar da bu işleri yerine getirip efendilerine hizmet etmektedirler. İnsanlarımızda yoksulluk, işsizlik ve bunlara bağlı etkiler hızla artarken kendilerinin sermayeleri, mal, mülk, refahları artmaktadır.
Bakın, batı refah içinde yüzerken, sömürülen ülkeler yoksulluk, savaş içinde debelenmekte ve halk ölmektedir.
Aç gözlü Batı, Ülkemizi, Orta Doğu’yu kendi çıkarlarına göre şekillendirmek için her şeyi açıkça yapmasına ve buna alet olanların bilinmesine rağmen halkın büyük bir kısmının bunu kabullenmesi anlaşılmazdır.
Bu da başlıktaki son Türk Devleti sözünün artık benimsendiği, kabullenildiği anlamına geldiğini gösterir. O zaman akla, neden bu kadar asker, polis, vatandaşın şehit olduğu sorusu gelir ki buna cevap vermek zordur.
Verip, kurtulup bu ölüm olaylarını önlemek olasıdır….
Yakın tarihimizde örnek varken bunu görmememiz nasıl yorumlanabilir? Osmanlı İmparatorluğunun parçalanıp yok olmasında, parça parça batı tarafından tırtıklanmasındaki en büyük etmenlerden birinin milliyetçi, etnik akımların ön plana çıkması olduğu hepimizce malumdur.
Yokluklar içinde buna tek başına karşı çıkan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu son T.C. kurucusu ve kuruluşu unutturularak tarihten silinmeye çalışılmaktadır. Asıl soru, bunu içimize sindirip son olmasına izin verip veremeyeceğimizdir...