Kdz. Ereğli Bozhane Balıkçı Barınağı’nın önü kimi zamanlar kamyon işgali altına kalıyor. Barınağın içi yetersiz kalınca, eski tren istasyonu başta olmak üzere, Yenimahalle ve eski hastane çevresinde de sıra sıra kamyonlar diziliyor.

Akın var akın, Kdz. Ereğli’ye akın!

Plakalara baktığımızda, Türkiye orada sanki.

Antalya’sından Ordu’suna, Rize’sine kadar herkes Ereğli’ye gelmiş.

Neden?

Balıkçı tekneleri Bozhane’den boşaltma yapacaklar.

Öyle de oluyor.

Derken, boş gelen kamyonlar dolduruluyor ve hızla uzaklaşıyorlar Düzce tarafına.

Oradan dağılacaklar en kıza zamanda ulaşmaları gereken illere, ilçelere.

Biz de izliyoruz bu trafiği.

Derken… Biz de şu balık bolluğunda birkaç kilo alalım dediğimizde rakamlar uçuk.

Akşam televizyon haberinde izlediğimizde, Ereğli’den giden balığın Ankara’da, Antalya’da daha ucuza satıldığını görüyoruz.

Allah Allah!

Balığı biz yolladık; kazığını da biz yiyoruz.

Olur mu böyle olur mu?

Şok anlamında olmuyor tabi ki!

*

Bugünlerde balık tezgahlarına bakıyorum ki, üf!

O ne ya?

Seyyar tezgahlarda çinekop 80, barbun 40, hamsi 40, mezgit 35 lira.

Az ilerideki Bozhanedeki tezgahlarda ise bunun üzerine koy. Çinekop 100, mezgit 50, barbun 50, hamsi 50.

Salavat getirelim mi?

Var mı başka çaresi?

*

Akıl tutulması gibi bir şey. Şimdi 2 kilo mezgit alıp temizletsen 1 kilo 50 veya 1 kilo 100 gram balık çıkıyor Yani, kilosu geliyor mu 70 liraya?

Balıklarından kralından biri olan çinekopu konuşmayalım en iyisi.

Gelde ağız tadıyla balık ye!

Hem de balık kentinde.

*

Şimdi sorma hakkımız var değil mi?

Ereğli’de balık fiyatları neden bu kadar kazık?

Hangi el ayar çekiyor bu rakamlara?

Ve neden kontrol edilmiyor da, Ereğli halkı kazıklanmaya devam ediliyor?

Muhatabı kim?

*

Muhatabı olsa zaten biz bu kazığı yemeyiz de.

Atasözüdür:

Balık baştan kokar!