“Yaşadığımız ilçenin kıymetini bilelim” diyen Kdz.Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal çarpıcı açıklamalarda bulundu.

 

“Marka ilçe olabilmek için bir sürü kriterler saymıştık. Bir şehir bir ilçe marka şehir olmak istiyorsa tarihi bir kahramanı olması lazım. Marka şehir olabilmek için adımlarımızı attık. Uzunmehmet ve Osman Zeki Oral ismini gelecek nesiller öğrenmek zorundalar”

 

“İlçe olarak geri kaldık. Alt yapı hizmet belediyeciliği bir şekilde oluyor gidiyor ancak her zaman yenilenmek zorunda. Her gelen belediye başkanı alt yapıya hizmet belediyeciliğine devam edecek. Önümüzdeki günlerde olmazsa olmazımız ve bütün şehirlerde şuan yapılmaya çalışılan ve o şekilde öne çıkacağını da sandığım kültürel belediyecilik. Bunu anlatmamız lazım”

 

“Yarışta geride kalmak diye bir şeyi aklımın ucundan bile geçirmem. Hiçbir şekilde geç kaldığımıza inanmıyorum. Yeteneklerimizi bilgilerimizi inancımızı yeni yeni keşfediyoruz. Öz güvenimizi yeni yeni kazanmaya başladık. İhtiyacımız olan bir tek birlik ve beraberlik, kardeşlik, dayanışma içerisinde yolumuza devam etmek”

 

“Bizler bir finans merkezi olabilir miyiz, olamayız. Finans merkezi kim biz kim? Peki biz kayak merkezi olabilir miyiz, olamayız. Bizim elimizde bir doğa var bir kültür var bir de inanç turizmi var. Bunları kaynaştıracağız ve coğrafi olarak da büyük şehirlere çok yakınız”

 

 

Kdz.Ereğli Belediyesi ile Ereğli Kent Konseyi’nin ev sahipliğinde Muhtarlar Derneği’nin desteklediği, “Muhtarlar Yarışıyor” bilgi yarışması Ayhan Yavuz’un sunumu, Can Canver’in jüri başkanlığı ile Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Etkinlikte konuşan Kdz.Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, önemli açıklamalarda bulundu. “Muhtarlar Yarışıyor” isimli bilgi yarışmasına katkı sağlayan herkese teşekkür eden Belediye Başkanı Uysal, yeni süreçte kültürel belediyeciliği ön plana çıkartma çabasında olduklarını vurguladı.

Uysal konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

 

“İNANILMAZ GÜZEL BİR İLÇEDE YAŞIYORUZ”

“Bu bir yarışma belki ama aslında inanılmaz bir yarışma. Acaba hangi ilçede bu kadar hem tarih hem coğrafya hem kadim bir medeniyete ait eskiye ait, 4 bin 500 yıllık tarihe ait, geleceğe ait, cumhuriyet tarihine ait, coğrafyaya ait soru çıkartılabilir. Yaşadığımız ilçenin kıymetini bilelim. Gerçekten inanılmaz derecede güzel bir ilçede yaşıyoruz. Onun için bazen konuşmalarımızda, ‘güzel ilçemin güzel insanları’ diye başlıyoruz. İnanılmaz bir ilçedeyiz.

 

“GENETİK ŞİFRELERİ TANIMAK VE BİLMEK ZORUNDAYIZ”

Bizler göreve aldığımız zaman çok iyi hatırlıyorum özellikle jürideki arkadaşlar konuşurken şunu hatırladım ilk konuşmalarımı hatırladım. Dedim ki, ‘Kdz.Ereğli Belediyesi olarak yapacağımız işlerden en önemli işlerden bir tanesi coğrafya şifrelerini, genetik şifrelerimizi tanımak ve bilmek zorundayız’ diye bir cümle kullanmıştım.

 

MARKA ŞEHİR HEDEFİ

2 Yıl önce göreve geldiğimiz zaman marka şehirden, marka ilçeden bahsetmiştim. Marka ilçe olabilmek için bir sürü kriterler saymıştık. Bir şehir bir ilçe marka şehir olmak istiyorsa tarihi bir kahramanı olması lazım. Marka şehir olabilmek için adımlarımızı attık. Uzunmehmet ve Osman Zeki Oral ismini gelecek nesiller öğrenmek zorundalar. Gelecek nesillere akılda kalacak şekilde öğretmemiz lazım. Dünyanın önemsediği bir ressam, Kültür Bakanlığında adına kalın kalın kitaplar bulunan bir ressam ve bizim ilçemizde ama sadece Osman Zeki Oral Salonu diye geçiyor. Önümüzdeki günlerde göreceksiniz Osman Zeki Oral atölyesi kurulup orada resim çizilir çizilmez hatta adına yarışmalar yaptırarak tarihi büyüğümüzü hatırlatacağız.

 

“İLÇE OLARAK GERİ KALDIK”

İlçe olarak geri kaldık. Alt yapı hizmet belediyeciliği bir şekilde oluyor gidiyor ancak her zaman yenilenmek zorunda. Bunu her gelen belediye başkanı alt yapıya hizmet belediyeciliğine devam edecek. Nüfusa göre devam edecek. Tekrar su kanalı, yol yapacak asfalt dökeceksiniz. Hizmetlerin devam etmesi gereken bir sistem. Önümüzdeki günlerde olmazsa olmazımız ve bütün şehirlerde şuan yapmaya çalıştığım ve o şekilde öne çıkacağını sandığım kültürel belediyecilik. Bunu anlatmamız lazım.

 

“YENİ YENİ KEŞFEDİYORUZ”

Yarışta asla geride kalmak diye birşeyi aklımın ucundan bile geçirmem. Yarışma geri kalmak diye birşey yok. Geç kalınmış diye bir şey yoktur. Hiçbir şekilde geç kaldığımıza inanmıyorum. Sadece kendimizin biraz yeteneklerimizi bilgilerimizi inancımızı yeni yeni keşfediyoruz. Türk toplumu olarak Ereğlili olarak insan olarak öz güvenimizi yeni yeni kazanmaya başladık. Bizlerin özgüveni var. İhtiyacımız olan bir tek birlik ve beraberlik kardeşlik duyguları içerisinde dayanışma içerisinde yolumuza devam etmek.

 

ELİMİZDE İMKANLAR VAR

Elimizdeki imkanlar mağaralarımız var. Cehennemağzı Mağaraları var, Cehennemağzı mağarası acaba ismini ‘Heraklia Mağarası’ mı koyalım? Bırakalım batı kültürü düşünsün. Bırakalım Helenistlik dönemini inceleyen arkeologlar, araştırmacılar düşünsün. Bu konuda bilimsel insanların yorumlarına açmamız lazım.

 

“HERŞEY EMRİNİZDE”

Önümüzdeki günlerde şuna karar verdim otururken, buyurun Ereğli Belediyesi, kütüphane, çalışma ortamı, bilgisayar, kalem, kitap herşey emrinizde. Eğer siz marka şehir olmak istiyorsanız bir kere bir karar vermeniz lazım.

 

“FİNANS MERKEZİ KİM BİZ KİM”

Bizler bir finans merkezi olabilir miyiz, olamayız. Finans merkezi kim biz kim? Peki biz kayak merkezi olabilir miyiz, olamayız. Bizim elimizde bir doğa var bir kültür var bir de inanç turizmi var. Bunları kaynaştıracağız ve coğrafi olarak da büyük şehirlere çok yakınız. Osmanlı çileğimiz var dünyanın hiçbir yerinde yok. Bunları değerlendirmemiz gerekiyor. Teklif ediyorum beraber olalım, beraber çalışalım, katkılarınıza açığız, el ele verelim bu şehir hepimizin. Biz daha önce denedik bu şehri kentimizi kendimiz yönetelim. Bizler yönetelim”

 

(Haber: Mustafa Kemal Bektaş)