Artık geri sayım başladı.
Önce Deniz Ticaret Odası’nın seçimleri.
Ardından TSO.
Devamı daha da zengin.
Ne çabuk geçti 4 yıl da yerel seçimlere bir yıl kaldı?
Vay anasını.
Sayılı günler tık tık tık diyor ve hesap vermeye.
Bu hesap da hesap yani.
Milletvekili seçimleri ile bir mi olur, yoksa hepsi birden diyerek başkanlığı da araya mı sokarlar belli değil.
Ama öyle olacak gibi.
Hepsini biraraya getirmeleri mümkün.
 
Kdz. Ereğli TSO seçimleri çok önemli. Ereğli’nin sosyal, kültürel ve ekonomik açıdan dip yaptığı ve belediyenin iktidarın nimetlerinden yararlanmak yerine borç üstüne  borç yaptığı süreçte, son çıkış noktası olarak görülüyor  15 Nisan seçimleri.
Kimin kazanacağından çok  daha önemli olan elbette ki vizyon.
Olaya ve ekiplere bu pencereden bakmak gerek.
*O, bu, şu tamam da var mı bir karizma?
*Var mı “Biz!” diye bas bas bağıran?
*Ya samimiyet hangi ölçüde?
*Peki, hizmet edecekleri kesim kim ya da kimler?
*Erdemir ile ticari ilişkilerine dayalı bir istek mi yoksa amaçları?
*Ortaya koydukları çözüm noktalarında farklı bir şey mi söyleniyor?
*Neyi değiştirecekler?
*Saydamlık ve katılımcılık ilkelerinden söz ediliyor mu?
*Ahmet’in gidip Mehmet’in gelmesi ile Ereğli’nin önüne ışık konulabilecek mi?
*Dün ile bugünleri arasında tutarlılıkları var mı?
Siz devam edin sorularınıza.
Ve aralarında bir fark olup olmadığına da siz karar verin.
 
Benim görüşüm ise şu:
Şu anki gruplar arasında, Ereğli’nin çıkışı konusunda ciddi bir tek söz söyleyen yok!
Hepsi de birbirinin kopyası.
Sevgili okurlar, Kdz. Ereğli’de 1964 yılında havaalanı vardı. Bu havaalanı 1992 yılındaki kazanın ardından kapatıldı.
Evet, Erdemir’deki havaalanından söz ediyorum.
Dünya uçuyor. Şirketler en hızlı şekilde ulaşabilecek bölgeleri keşfederek yatırım yapıyor.
Ereğli’nin Erdemir’i var ama var olan havaalanını kaybetmiş.
Bir açmazı ise demiryolu.
Erdemir’e bağlı olarak projelendirilen Arifiye-Ereğli demiryolundan söz edeni biliyor musunuz?
Senin havaalanın yok,  olanı da kaybetmişsin. Ereğli’nin Kandilli arasındaki demiryolu sökülüp, lokomotif kesilirken sessiz kalmış ve Arifiye demiryolunun yapılması için ülkeyi yönetenleri yıllardır sıkıştırmamışsın….
Eeee!
TSO Başkanı yöneticisi olsan ne yazar, olmasan ne yazar?
 
İstanbul-Hopa arasındaki feribot  seferleri vardı hatırlayan var mı?
Ah ah!
Vizyon dediğim işte bu.
Önümüzdeki TSO seçimleri  sonrasında zaten yeni bir kaosun yaşanacağı bugünden görülebilirken, grupların ortaya koydukları hikâyeler karın doyurmuyor.
Ufuk açmıyor!
Gelen-giden, masallarında Ereğli’nin kaybetmeye devam edeceğini ortaya koyuyor.
 
Bir kentin ulaşımı yok ise orada sadece ot biter.
Göbeğinde Erdemir gibi bir kurum olsa bile.