Banu Kırbağ’ın  buğulu sesiyle söylediği o “Unutulur” şarkısı ne de hoştur.
“…bir rüyadır gelir geçer 
her aşk bir gün hayal olur 
unutulmaz denen günler unutulur unutulur 
bu hayat böyledir dostum 
yaşanan gün mazi olur 
en değerli hatıralar bir gün gelir unutulur…”
Unutulur!
Neler unutulmadı ki?
Bakınız bugün 4 Mayıs!
Anlamı ne?
Bilen var mı?
4 Mayıs bölgemiz açısından çok acı bir tarihtir.
Acı…
Hatırlayanımız var mı?
Acı tarih !
Çünkü Kdz. Ereğli çok ünlü bir ressamını yitirdi 4 Mayıs’ta. Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrencilerinden ve uzun yıllar Ankara Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’ni yöneten Ressam Osman Zeki Oral 87 yaşında sonsuzluğa uzanıp ayrıldı aramızdan.
Kdz. Ereğli’nin yetiştirdiği niceleri gibi o da ha unutuldu ha unutulacak.
Oysa vefat edeli daha üç yıl oldu.
Sadece…
İyi ki Atatürk Kültür Merkezi’nde bir sergi salonuna adı verildi de, orada yaşıyor.
O da olmasa…
Kim bilip hatırlar ki, Osman Zeki Oral’ı.
Geçtiğimiz yıl mezar taşının kırıldığını öğrendiğimizde konuyu kamuoyuna aktarmamıza rağmen, kimsenin kılını kıpırdatamamıştık. 
Ereğli’nin sanatsal tarihinde çok önemli bir isim olan Osman Zeki Oral’ın  mezar taşı neden kırılır ki.
Kim ya da kimler kırmıştır.
Sebep?
Tesadüf mü?
Neyse ki, Sanat Kurumu Derneği Başkanı Durmaz Demiroğlu Osman Zeki Oral’a yakışır bir mezar yapılması için harekete geçti ama… Derneğin parası yok ki… 
Oysa sanat ve kültür tarihiyle büyür ve sonraki kuşaklara en büyük miras olarak kalır/bırakılır. Ereğlimiz’de mitolojik tarihi başta olmak üzere sosyal, kültürel ve ekonomik açısından o kadar zengin bir tarihe sahip ki, değerini bir bilsek.
Bilebilsek.
İşte en son verdiğim örnek; Osman Zeki Oral.
Unutuldu mu?
Unutulmaya başlandı.
Döneminin önemli isimlerinin her söyledikleri, dile getirdikleri, özel yaşamı, eşyaları, fotoğrafları bir tarihtir.
Osman Zeki Oral da, bizim tarihimiz.
Şanımız.
Şöhretimiz.
Osman Zeki Oral hiç evlenmedi.
Kardeşinin çocuğu da benim Kandilli’den çocukluk arkadaşım ile evli. 
O da ressam.
Demek ki genetik bir yetenek var Oral Ailesi’nde.
Osman Hoca’nın evlenmeme nedenlerini bilemem ama O’nun kimi ne çok sevdiğini ölümünden sonra öğrendim.
Osman Zeki Oral’ın öğrencilerinden Meral Atsan yazdı ünlü hocanın kimi sevdiğini.
Bir gün bir kitabın arasından çıkarttığı fotoğrafı gösteriyor Meral Atsan’a Osman Hoca.
O fotoğraftaki kim mi?
Meral Atsan’ın ablası.
**
Hep aynı şarkı:

“Unutulur unutulur”

Şarkılar tersine dönmeli artık.
“Unutulmaz unutulmaz” diye söylenmeli.
Biraz daha ötesini ise elinde yetkisi ve gücü olanlar söyletmeli.
“Unutturulmaz unutturulmaz”
Unutturulmamalı Osman Zeki Oral.
Ve diğerleri de…