TTK topun ağzında.
Yani, özelleştirilecek!
Özelleştirilmesin mi?
 
TTK’nın yeniden yapılandırılması konusunda uzun yıllardır çok şey konuşuluyor.
Bu konuşmalar hiç  de bitmeyecek.
Ve sonuca gelindiğinde ise açıkça görülüyor ki, bu hükümet ağlayanlar sızlayanlar olsa bile bu özelleştirmeyi yapacak.
 
Ha bu ağlama zırlamalar genel olarak samimi mi?
Yoksa tribünlere oynayarak “biz de istemiyoruz” gibi içi boş sözler mi?
Bana göre ikinci seçenek gerçeğin ta kendisi.
 
Doğruya doğru.
TTK yeniden yapılandırılmalı.
TTK’nın genel bütçeye verdiği yük kaldırılmalı ve bu kaynak son kuruşuna kadar Zonguldak ve ilçelerinin başta ulaşım olmak üzere yatırımlarına harcanmalı.
Peki nasıl?
 
Gerçek soru işte budur?
TTK böyle mi gitsin, yoksa yeniden ayağa mı kaldırılsın?
Elbette böyle gitmesin.
Elbette tarihsel vefaya saygılı kalınarak TTK kurtarılsın.
Önerisi olan var mı?
 
Ortada hiçbir öneri yok.
Hiçbir çözüm görüşü de tartışılmıyor.
Sadece “olmasın!” demek  de doğru değil!  
Neden çözümsüzlüğe itilmiş bu konu;  iktidarın kucağına tek seçenek gibi gösterilen “özelleştirilmesinden başka çıkış yolu yok” diye bırakılır?
Evet bir tek doğru vardır ve o da TTK’ya neşter vurulmalıdır.
Ama bu özelleştirme olmamalıdır.
 
Çözüm elbette vardır.
TBMM’nin tozlu arşivlerinde de bu çözüm önerisini madde madde sıralanmıştır.
Yazan da, Prof. Dr. Mümtaz Soysal’dır.
DSP Milletvekilliği döneminde “TTK.AŞ kurulsun” diye bir kanun teklifi hazırlamış ve TBMM Başkanlığına vermiştir.
Arayıp bulmak ve okumak çok mu zordur?
Çok bildiklerinden (!) dolayı açıp okumazlar.
“TTK özelleşmesin” diye bağırırken ortaya bir çözüm sunmazlar.
Pardon “Özerkleştirme” sözcüğünün anlamını bilen var mı?
Ya da şöyle sorayım, hatırlayan var mı?
 
TTK özelleşmesin diye bağıranlar; sizin çözümünüz ne?
Var mı bir görüşünüz?
Bu görüşünüzü öğrenebilir miyiz?
 
NOT: Bu kanun teklifini bulamadık diyenler olur ise benim arşivimde var verebilirim.