Güler misin ağlanacak haline.
Gülün, gülelim.
Çünkü…
Bizim yurdumuzun insanının komiklik yönünden yaratıcılığının üstüne yok.
*
Gündem corana.
Oh, oh, ne ala!
Aşıyı bulmuşlar bile.
Hem de KİM?
Biz, biz ! Türkler, Türkler!
Nasıl mı?
Ortada bir hemşire ve elinde de şırınga.
Hemşirenin maskesindeki ile şırınganın üzerindeki yazı aynı.
Yeni rakı!
*
Maske yok diye bağıranlar dert etmeyin.
Hemen bir sutyen alın ve ikiye bölüp kullanın.
Tertemiz.
Mis gibi.
*
Siz de duymuşsunuzdur ya İran’da olanı.
Corona virüsünden korunmak için rakı içmişler rakı.
Ala !
Sahte rakı.
Ya şu insanoğlu ne alem.
Canını kurtarmak için ilaç niyetine rakı içiyor ve o rakıyı da beleşe getirmek için sahtesini seçiyor.
Sonra?
Nallar havada!
*
Bir tanesi de yazmış:
“Ülke o kadar kolonya kokuyor ki, bir kibrit çaksan boommm!”
*
Corona, eskiden kalma alışkanlığımız olan eve gelen misafirlerimize en başta limon kolonyası ikram etmenin ne kadar doğru ve bir o kadar da güzel bir geleneğimiz olduğunu hatırlattı.
*
Son olarak:
-Corona virüsü hayatımda şimdiye kadar olan en iyi şey!
-Karım artık seyahat etmek istemiyor.
-Artık hiçbir şey satın almıyor. Çünkü her şey Çin’den geliyor.
-Artık kalabalığa girmemek için alış veriş merkezlerine gitmiyor.
-Tüm zamanını ağzı kapalı maskesi ile geçiriyor.
Bu bir virüs değil, nimet nimet!
