Ekonomi tüm alarm sistemlerini kaput etti.
Durum ciddinin ötesinde.
Dakikaların içindeki dansın adı da döviz.
Öyle bir kalkışta ki, indirmeyi nasıl becerecekler kimse bilmiyor gibi…
Gibi diyoruz, başka bir yorum yapabilecek haber gelmiyor ki.
Gelen tek haber, mevduatlara el konulmayacak olması.
Oh!
Bankada üç beş kuruş birikim olanlar sanırım bu açıklama ile azıcık nefes aldı.
Ama…
Bunun bedelini tabi ki her zaman olduğu gibi yine biz ödeyeceğiz.
Hep böyle olmadı mı?
Her şeye zam!
Aklınıza ne gelirse.
İşimiz Allah’a kaldı?
 
Şimdi…
Bunca olumsuzluk içinde  ne yapacağız biz?
Çözüm var mı çözüm?
İktidarı beğenmeyebilirsiniz,
En sert sözlerle eleştirebilirsiniz,
Yönetenleri ‘beceriksiz’ olarak gösterebilirsiniz,
Çok farklı yorumlar da yapabilirsiniz…
Tamam! Bu doğru!
Çözüm?
Çözüm demokratik!
Çözüm sandık!
Bunca büyük bir krizi yaşarken dahi yarın sabah sandığın başına gitsek ne olur?
Asıl soru ve yanıtı bulunması gereken gerçeğimiz işte bu!
Ne değişir?
Ana muhalefet iktidara gelebilir mi?
Bu soruya en çok da o partiye oy vermekten helak düşmüş olanlar güler!
 
Türkiye’nin asıl sorunu işte budur!
İktidara oy verenleri sürekli aşağılayarak bir yere gidemezsiniz.
Çare olabileceksiniz.
Başarısızlığın sebebi sorgulayacaksınız.
Toplumu güven vermeyen tüm kadroları tasfiye edip, kadın ve gençlerden kurulu yeni bir vitrin kuracaksınız.
Ama önce kendi içinizde demokrasiye inanmışlığı ortaya koyarak, tüm demokratik teammülleri çalıştıracaksınız.
Politikalarınız ile  uyuyan halkı uyandıracaksınız.
“Halkçılık” ilkesini halkı ‘koyun’ olarak nitelememek olduğunu yeniden keşfederek, ülkenin geleceğinde söz ve karar sahibi olabileceğinizi söylemlerinizle, duruşunuzla ve toplumu ayağa kaldıran çözüm önerilerinizle ortaya koyacaksınız.
Yoksa…
Ülke batağa sürükleniyor iken bile halen daha umudun U’su bile olamıyor ve halkın dilinde konuşulamıyorsanız, aynaya bakmaktan korkuyorsunuz demektir.
Yazık!
 
Gün gelir “ana muhalefet” çıtasını da bir kaybederseniz, barajların altında kalıp körü körüne size olan bağlılığını sürdürenleri de kahredersiniz.
 
Evet bu krizden çıkmak için yarın seçim var.
Sandığa gidiyoruz.
Ve soralım biz bize:
Sandıktan kim çıkar?