KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) Zonguldak Şubesi üyeleri, dün Vergi Dairesi Başkanlığı önünde bir araya gelerek, hükümeti sert dille eleştirdiler. Şube Başkanı Hayri Anıl Çetin, yaptığı açıklamada, kamuda “eşit işe eşit ücret” ilkesinin hayata geçirilmesini istediklerini belirterek, “2014 yılı bütçesi hazırlanırken, kamu emekçilerinin taleplerini göz ardı eden, bu ülkenin kaynaklarını rantiyeye ve savaşa peşkeş çeken AKP'ye itiraz ediyoruz” dedi. 
Başkan Anıl, açıklamasında şunları söyledi: 

“AKP’YE İTİRAZ EDİYORUZ”
“Fiili ve meşru mücadeleyi eksen olarak benimsemiş ve bu uğurda çok ağır bedeller ödemiş bir mücadele tarihine sahip olan bizler mücadele tarihimize 19 Aralık 2013 Perşembe günü yeni bir sayfa ekleyeceğiz. 20 Aralık 1994 grevini, 17-18 Haziran 1995 Kızılay işgalini, 4 Mart 1998 direnişini, 1 Aralık 2001 grevini ve son yıllarda 21 Aralık 2011 grevi ile 23 Mayıs 2012 grevini hep birlikte yaptık. 27 Şubat 2013 tarihinde büro işkolunda yüz binlerin katılımı ile hayatı durdurduk. Yine bir grevin arifesinde aynı kararlılık ve inançla Türkiye'nin dört bir yanında elimizde kırmızı kartlarımızla ‘artık yeter, hakkımı istiyorum’ diyen yüz binler 19 Aralık grevine gülümsüyoruz. ‘Taşı delen suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir’ bilinci ile kararlılıkla, inançla mücadele ediyoruz, mücadele etmekten bundan sonrada geri durmayacağımızı buradan dosta-düşmana ilan ediyoruz. Ağustos ayı içerisinde Memur-Sen Konfederasyonu ile hükümet arasında imzalanan satış sözleşmesine, kamu çalışanları mücadelesi içerisinde dalgakıran işlevi gören içimizde adeta bir Truva atı gibi yer alan AKP'nin Memur kolları gibi çalışan Memur Sen'e, ‘800 TL iyi para, bu parayla geçinilir’ diyen Çalışma Bakanı'na, "Asgari ücret 1000 TL olursa bu ülke batar’ diyen Maliye Bakanı'na, ‘En az üç çocuk yapın’ diyen Başbakan'a, 2014 yılı bütçesi hazırlanırken, kamu emekçilerinin taleplerini göz ardı eden, bu ülkenin kaynaklarını rantiyeye ve savaşa peş keş çeken AKP'ye itiraz ediyoruz.”

“İSYAN EDİYORUZ, 19 ARALIK'TA GREVDEYİZ”
“666 sayılı kanun hükmünde kararname ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi'nin 10.10.2013 tarihli kararına istinaden büro emekçilerinin gasp edilen ikramiye, vekalet ücreti, ek ödeme vb. hakları tekrar verilmelidir. Kamuda eşit işe eşit ücret ilkesi hayata geçirilmelidir. Kamu emekçilerinin emekli olduklarında yüzde 100'lere kadar varan maaş kayıplarına karşı her türlü ek ödeme emekli olanlar dahil, emekli aylığına dahil edilmelidir. Performans uygulamaları ile kamu emekçilerinin yarıştırılması, rotasyon adı altında il içi ve il dışı sürgün uygulamalarından vazgeçilmelidir. Kamuda istihdam edilen 4/B, 4/C, 50/D, taşeron, kapsam içi, kapsam dışı vb. gibi farklı statülerdeki kamu emekçileri 4/A statüsüne geçirilerek güvenceli olarak çalıştırılmalı, taşeron ve sözleşmeli çalışma yasaklanmalıdır. İş güvencesine kavuşturulan kamu emekçilerinin geçiş sürecinde gelir kaybına yol açan uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir. Konfederasyonumuzca hesaplanan 4 kişilik bir ailenin açlık ve yoksulluk sınırı rakamlarına istinaden, açlık sınırı rakamı olan bin 183 TL'den vergi dahil hiçbir kesinti yapılmamalı, yoksulluk rakamı olan 3,741 TL en alt vergi diliminden vergilenmelidir. Kamuda en düşük maaş yoksulluk rakamı olan 3 bin 741 TL'ye (Ekim/2013 rakamı) çıkartılmalıdır. Enflasyon hesaplamaları siyasi iktidardan bağımsız kuruluşlarca yapılmalı, emek örgütlerinin denetimine açık olmalıdır. Toplu sözleşme ve grev hakkının önündeki fiili engeller kaldırılmalıdır. 2014 yılı bütçesi hazırlanırken ’ insanca yaşam, güvenceli iş, güvenli gelecek’ talebimiz dikkate alınmalıdır. Ülke genelinde yüz binler kırmızı kartlarımızla ‘artık yeter, hakkımı istiyorum’ diyor, itiraz ediyor, isyan ediyoruz. Çünkü insanca yaşam istiyoruz. Çünkü ‘Eşit, Özgür, Bağımsız, Laik ve Demokratik bir Türkiye’ istiyoruz.”