Kışla Mahallesinde yaşayan 55 yaşındaki Fatma Çınar, 1996'da eşini, 2001'de de babasını kaybetmesinin ardından çocuklarının geçimini sağlayabilmek için küçük yaşlarda çalıştığı babasından kalan fırının işletmeciliğini üstlendi.
Sabahın erken saatlerinde açtığı iş yerinde gün boyu ekmek yapımında çalışan Çınar, hem annelik hem de babalık yaptığı üç çocuğunu büyüterek evlendirdi.
.png)
Çınar, yaptığı açıklamada, baba yadigarı fırını üç çalışanı ve çocuklarıyla ayakta tutmanın gururunu yaşadığını söyledi.
Eşini ve babasını kaybetmesinin ardından bir dönem kendini çaresiz hissettiğini ancak işine sarılarak zorlukları aştığını dile getiren Çınar, "Babamın vefatının ardından ekmek fırınımızın kapanmaması için çok mücadele ettik. Bu süreçte ailem her zaman yanımda oldu, bana güç verdi. Zorluklar yaşadık ama el birliğiyle bu zorlukların üstesinden gelmeyi başardık. Her sabah önlüğümü giyiyor ve fırında ekmeği pişiriyorum, kızım da aracımızla bunları müşterilerimize dağıtıyor" diye konuştu.
Hem işçilik hem patronluk yapıyor
Çınar, fırında hem işçilik hem de patronluk yapmanın zor olduğunu dile getirerek şöyle konuştu:
"Hazırladığım hamuru makine yardımıyla kesip gramajını ayarladıktan sonra fırında pişiriyorum. Müşterilerimiz bizden memnun, ekmeğimizi beğeniyorlar. Hem annelik hem ustalık görevini layıkıyla yerine getirme çabasındayım. Çalışmayı çok seviyorum. Tüm kadınlara da tavsiyem 'kocam, kızım, oğlum getirsin parayı ben yiyeyim' demesin. Çalışıp kazanılmalı. Ben üç çocuğumu evlendirdim, arabalarını, evlerini aldım. Hiçbir anne ve baba, 'ben bu mesleği yapamam' demesin. Benim 75 yaşındaki annem bile bazen gelir burada bize yardımcı olmaya çalışır."
Kadınların meslek sahibi olmasının onları toplumda daha güçlü kılacağını belirten Çınar, çevresindeki bazı kadınların da kendisini örnek almasından mutluluk duyduğunu, sağlığı el verdikçe fırında çalışmayı sürdüreceğini kaydetti.
Haber: Mustafa Kemal Bektaş
