Gövde gösterisi ile karşılanan Türk Metal Sendikası’nın Genel Başkan Pevrul Kavlak, Erdemir’in başarısında en büyük payın Erdemir işçisi olduğunu vurgulayarak, “Erdemir nasıl Türkiye'nin bir numarası ise çalışanları da bir numaradır. Gururla söylüyorum Erdemir işçisinin ücreti Türkiye'nin bir numarasıdır” dedi.
İskenderun’daki yetkili sendikayı da ağır sözlerle eleştiren Genel Başkan Kavlak şunları söyledi: Sözleşmeye bizim kadar onlar da çok sevindi, onlar da fotokopiciler ancak bizim imzaladığımız sözleşmenin fotokopisine imza atabilirler. İnsanlar sözlerinden hayvanlar boynuzlarından bağlanır. Bunu herkes böyle bilsin”
Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, ilk olarak Gülüç Belediyesi'ni ziyaret etti. Büyük Ereğli Anadolu Otel önünde, Erdemir işçileri tarafından karşılanan Genel Başkan Pevrul Kavlak için kurban kesimi yapıldı, çiçek takdim edildi. Erdemir işçileri, "Bu işçi seninle gurur duyuyor" sloganları atarken Genel Başkan Kavlak ve Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş, otele girişte zorlandı. Genel Başkan Kavluk için uzun karşılama kuyruğu yaklaşık 300 metreyi bulurken otel çevresinde de ciddi bir trafik yoğunluğu yaşandı.
“ULUSOY ZİYARET ETTİ”
Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Eyüp Alabaş, Sendika Ereğli Şube Yöneticileri, Gülüç Belediye Başkanı Aydın Güngör, AK Parti Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır, CHP Ereğli İlçe Başkanı Hayrettin Kartal, Erdemir işçisinin katıldığı toplantıda konuşan Sendika Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş, "Toplu sözleşme görüşmelerini olumlu tamamladık, desteğe teşekkür ediyorum. Masada bitmesi için Erdemir yöneticilerine de teşekkür ediyoruz. Coşkun Ulusoy bizleri ziyaret etti, Erdemir işçisine selamlarını gönderdi" sözleri ile konuştu.
“UMUDUN OLMADIĞI YERDE GELECEK OLMAZ”
Sendika Genel Başkanı Pevrul Kavlak’da, "Biz işçimiz ile gurur duyuyoruz" sözleri ile başladığı konuşmasında toplu sözleşme görüşmelerine ilişkin işçilere bilgi verdi İskenderun’daki yetkili sendikaya ağır ifadeler kullandı. Kavlak’ın konuşması ise şu şekilde: "Umudun olmadığı yerde gelecek olmaz, umudun olmadığı yerde ölüm kol gezer. İnsanların hayalleri umududur. Hayallerimizin gerçek olma ihtimalidir. İnsan hayal kuramaz hale gelirse yaşamsal belirtileri ortadan kalkar, amaçsız hedefsiz çaresiz olur. 2009 yılında yola çıktığımızda bu kutsal görevi devir aldığımızda bizim umutlarımız vardı, hayallerimiz vardı.
“HEDEFLERİMİZİ BELİRLEDİK”
Farklı bir sendika hayalimiz vardı, amaçlarımızı hedeflerimizi belirledik. Umudumuzu elimize bayrak yaptık bizim için sendika için emek için hak için sofradaki bir dilim ekmek için mücadele etmenin meşru zeminiydi. Sendika gücümüz simgesiydi. Sendika herşeyden önce birlikte kardeşlikti, bir olmanın, iri diri olmanın adresi idi. Bizim için sendika hakça bölüşmenin varlığı paylamanın adresi idi, bizi sıradan örgütlerden farklı kılan hakça paylaşımdır. İşimize işyerimize namusumuz gibi sahip çıkmaktı. Sadece metal işçilerinin değil bu ülkede esilen horlanan hakkı yenen tüm emekçilerin sesi olmaktı. Memurun, işsizin, emeklinin, dar ve gelirlinin, sanatkarın da umudu olmaktı, umutlarımızı yaşattığımız o günden bu yana buralara geldik.
“HİÇ YIKILMADIK”
Neler yaşadık neler gördük ama hiç yılmadık, korkmadık, Türkü söyler gibi yürüttük mücadelemizi. Son dönemde 414 işyeri 42 bin işçimizi örgütledik, Türk Metal işçisini şan ve şerefle dalgalandırdık. Türk Metal Sendikasının örgütlü olmaktan duyduğu bu işçi kentinde Ereğli'de bütün bunları başarmış olmanın verdiği huzur ile hayalleriniz büyük bir bölümünü gerçekleştirmenin verdiği güvenle bunlardan daha iyilerini yapacağımız inançla karşınızdayım, gururluyum, mutluyum, huzurluyum. MESS ile toplu sözleşmeyi bağıtladık. Sendikal yaşam Türk Metal ile attı. Bu sözleşmenin başında o malum çevreler iş başında idi. Hiç boş durmadılar, Türk Metal MESS'in teklifini kabul eder imzalar dediler olmadı hatta tarih verdiler, işyerlerinde el ilanı dağıttılar, 23 Nisan'da bu sözleşme bitecek dediler olmadı, uyuşmazlık tutanağını tutup masadan kalktık. Yakında masaya döner dediler olmadı, onların cesaret bile edemeyeceği bir karar aldık fazla mesaileri kaldırdık. Türk Metal eylem falan yapamaz, salon toplantıları ile geçiştirirler dediler olmadı.
“KARARI KAMUOYUNA AÇIKLADIK”
Metal işçisi hergün işyerinde caddede meydanda yaptı, masada hiç fire vermeden bıkmadan usanmadan sürdürdük. O malum çevreler bu kez de grev kararı alamaz dediler yine olmadı. Basın toplantısı ile kararımızı kamuoyuna açıkladık. Sağır sultan bile duydu ama onlar buna rağmen işçileri kandırıyorlar dediler. Kararı işyerlerinin ilan tahtalarına açtık. Üyelerimize müzakere başlarken söz verdik kazanılmış haklarımızdan 1 adım daha da geride atmadık. İnsanca bir yaşam için daha adil ücret alacağız dedik bağırdık, sözümüzü tuttuk. Hiçbir idari maddede ödün vermedik. Hayatımızı cehenneme çevirecek dayatmalara karşı bir adım atmadık. İyi zamlar aldık MESS’in tarihinde enflasyonu ilk kez 2 puanın üzerinde razı ettik, üyelerimizi enflasyona mahkum etmedik, ezdirmedik. Bunlar üyelerimize verilmiş sözlerdi. Sözleşmemiz imzalandı, o iftiraları bizlere atanların yüzüne tokat gibi patladı. Biz bu başarıya sendikal mücadelede büyük sıkıntılar yaşandığı dönemde imza attık. Türk Hava Yolları grevi, darphane emekçilerinin grevi şimdi de tekstil işçilerinin grevi yasal engellerle grev kırıcılarla işveren baskısı ile mücadele ediyorlar. Bir yandan grev yerlerine gelenler var bir de greve çıkıp ellerini yüzlerine bulaştıranlar var.
“İŞÇİYİ SATANLARA YUH OLSUN”
Türk Hava yollarında, darphanede, tekstilde grevinin sürdürenlerin sonuna kadar yanındayız. Ama İsdemir'de işçiyi satanlara yuh olsun onlara. Bu sözleşme döneminde yeniden şahlandık. Herkese işsize, işçiye, memura, emekliye, moral olduk, karanlığı aydınlatan ışık olduk, umutsuzlara umut olduk. Bu sözleşme bizim için bir eşikti bundan sonra yolumuz açıktır hedeflerimiz büyüktür, hedefimiz sadece metal işçileri değildir hedef Türkiye işçisidir.
“EMEĞİN KARŞILIĞINI ALMAK NAMUS BORCUDUR”
Emeğin karşılığını almak bizler için namus borcudur. Biz her yerden ses getiririz, bu dersi biz onlara vereceğiz. Sizlerle birlikte çıktığımız bu yoldan zaferle dönmemizin nedeni budur. Türk Metal emanetinize ihanet etmemiştir. Yüzünüzü güldürmüştür, Allah razı olsunların hayır duasını almıştır. Bu mutlu olmak için bizlere yeter. Bizim temel ilkemiz üretmek, kazanmak, kazandırmaktır. Biz yanlış yola sapmayız, karaya oturmayız, hep hedefe ulaşırız o fotokopicilerin, matrabazların anlamadığı budur. Bunu anlamıyorlar oysa formül çok açık önce üreteceğiz sonra üretimde oluşan o değeri hakla paylaşacağız daha fazlasını istemeyiz sadece hakkımızı isteriz, biz sadece adalet isteriz, adaleti sağlamak için de önce üretir, ürettiğimize de bakarız. Erdemir bir dünya markasıdır, Türkiye'nin en önemli değeridir. Dünya çeliğinde ilk 50'de yer alır. Dünya çelik değerleri arasında 35'nci sıradadır, Erdemir'in bu performansı ülkemize de yansımız, Türkiye çelik üretiminde 36 milyon ile 8'nci olmuştur, Avrupa'da ise Almanya'dan sonra ikinci sıradayız.
ERDEMİR’İN YÜKSELEN GRAFİĞİ
Mittal sürekli gelirlerken Erdemir sürekli yükselen bir grafiği ile önemini arttırmıştır. 2009'da yaklaşık 780 olan müşteri sayısı 2011 yılında bin 400'e çıkmıştır, peki muazzam değeri bu müthiş kıymeti kim yarattı, sadece paramı, servet mi, sermaye yeter mi sadece. Yetmez arkadaşlar. Bu başarı da Erdemir maddi büyüklüğü kadar ona can veren hayat veren kaliteli özverili emeğin katkısı da büyüktür. Emek olmadan bu başarı olmaz. Başarıda en büyük pay işçiye aittir. Çok ürettiği çok çalıştığı için dünyada en fazla çelik üreten kuruluşlar arasındadır. Erdemir nasıl Türkiye'nin bir numarası ise çalışanları da bir numaradır. Gururla söylüyorum Erdemir işçisinin ücreti Türkiye'nin bir numarasıdır, gurur duyuyorum. Numaracılara sesleniyorum siz Türk Metal'in adını bile ağzına alamazsınız haddinizi bilin yoksa vallahi billahi biz size haddinizi bildiririz.
FOTOKOPİCİ SENDİKA
Sözleşmeye bizim kadar onlar da çok sevindi, onlar da fotokopiciler onlar ancak bizim imzaladığımız sözleşmenin fotokopisine imza atabilirler. Bizim imzaladığımız sözleşme iyi olursa onların sözleşmeleri de iyi olur. İmzalamış sözleşmemiz ardından fotokopici sendikanın nutku tutundu. Sesleri bile çıkmadı, kuzu oldular. Türk Metal'in büyüklüğü buradadır. Biz burada imzaladık İskenderun'da sendika fotokopiyi imzaladı. Onlar bu işleri kolay sanıyorlar macera arıyorlar. Bunlar neden greve çıktılar biliyor musunuz onlar emeğin alın terinin karşılığını almak için değil onlar spor kulübüne kesilen parayı geri alabilmek için greve çıktılar. Ama bunu üyelerinden sakladılar. İşverenle anlaşamadık diye numara yaptılar, işçiye yuttururuz sandılar ama bizim işçimiz bunları yemiyor beyler. Karabük'de sahte sözleşmeleri yutturdunuz burada yutturamadınız. Derler ya papaz her zaman pilav yemez diye. İşçiler sahte sözleşmelere inanmıyor, gerçek sözleşmeye görmek istiyor, sonuç istiyor. Ne oldu İsdemir'de o sözleşmeyi kiminle imzaladılar, lafla peynir gemisi yürümez. İnsanlar sözlerinden hayvanlar boynuzlarından bağlanır. Bunu herkes böyle bilsin."
ODABAŞ’A YOĞUN İLGİ
Genel Başkan Kavluk’un konuşmaları zaman zaman işçinin çeşitli sloganları ile kesildi. Konuşmanın ardından Kavlak’a çeşitli hediyeler verildi. Salonu tıklım tıklım dolduran Erdemir işçisi Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Yusuf Ziya Odabaş’a da sevgi gösterilerinde bulundu.
