Özellikle Batı Karadeniz’i termik santrallerle kirletmek isteyenler, güneş enerjisinden yararlanma konusunda aynı ısrarı sürdürmüyorlar.

 

Kısa adı “Güneşe Derneği” olan Güneşten Elektrik Üreticileri Fotovaltaik Sanayicileri ve İş Adamları Derneği ülkemizde kanun ve mevzuat olmadığından dolayı güneş santralinin bulunmadığına dikkat çekti.
Bölgemizin kurulan  termik santraller ile kirletilmeye devam edildiği bir süreçte, ülkemizin güneş enerjisinden yararlanma konusunda duyarlı olmadığını öne süren Güneşe Derneği, bu konuda şu görüşleri savunuyor: 
Türkiye güneş enerjisinde halen 1 MW kapasiteye bile ulaşamamıştır. Gerekli kanun ve mevzuat olmadığı için Türkiye’de kurulmuş ticari hiç bir güneş enerji santrali bulunmamaktadır. 
Almanya’nın 20 yıl önce çıkardığı yasayı; bütün dünya yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelirken, AB bu yolda Türkiye’ye telkinde bulunur ve birlik üyesi 18 ülke teşvik yasalarını çıkarmışken, hala çıkaramamış olmamızı anlamakta güçlük çekiyoruz. Günümüzde zaman en önemli ekonomik değerdir ve şu anda, kriz ortamında bu işe yatırım yapan girişimcilerin eli kolu bağlanmış durumdadır. Ülkemizin enerji konusundaki sıkıntılı durumuna rağmen, yenilenebilir enerjilerde fırsat kaçmaktadır. Ülkemiz enerjide yüzde 70’leri aşan oranlarda dışa bağımlıdır. Elektrik üretiminde ise doğalgaza bağımlılık yüzde 60’ları bulmuştur. 70 milyonluk Türkiye’nin enerjide bu denli dışa bağımlı oluşu, siyasi bağımsızlığını tehdit eder noktadadır. Ayrıca, unutulmamalıdır ki, kriz öncesine kadar Türkiye’nin enerjide arz-talep dengesi bıçak sırtında gitmiş ve krizle beraber düşen elektrik tüketimi, sorunu çözmemiş sadece yakıcı olmaktan çıkarmış, geçici bir rahatlama yaratmıştır. Bugün için Türkiye’nin kriz sonrası olabilecek  enerji talep artışlarına cevap verebilecek kapasitesi yoktur ve planlanan birçok yeni enerji yatırımı küresel ekonomik krizin finansman temini konusundaki etkilerinden dolayı gecikmektedir.

 

Türkiye yenilenebilir enerji 
yatırımcılarını kaçırıyor 

Yasa geciktikçe, Türkiye yenilenebilir enerji konusundaki yatırımcıları kaybetmektedir. Günümüzde güneş enerjisinden elektrik enerjisi üretimi tüm dünyada hızla artmaktadır. 2007 sonu itibarı  9GW olan dünyada kurulu toplam güneşten elektrik üretimi kapasitesi, 2008 sonunda yüzde 50’den çok artarak 15 GW’a ulaşmıştır.
2008 sonu itibarı ile;
Almanya: 5308 MW 
İspanya: 3223 MW 
Amerika: 1173 MW 
Japonya: 2149 MW 
İtalya: 350 MW 
Fransa: 87 MW 
Çin: 145 MW 
Belçika: 70 MW güneşten elektrik üretimi kapasitesine ulaşmıştır. 
Ancak Türkiye güneş enerjisinde halen 1 MW kapasiteye bile ulaşamamıştır. Gerekli kanun ve mevzuat olmadığı için Türkiye’de kurulmuş ticari hiç bir güneş enerji santrali bulunmamaktadır. Bu konuda yatırım yapma arzusunda olan ve bu kanunu uzun bir süredir bekleyen bir grup işadamı ise kanunun gecikmesi ile bir kez daha inançlarını kaybetmiştir. 

 

Güneş enerjisi İstikbaldir
Yapılan uluslararası araştırmalara göre, 100 yıl sonra dünyadaki toplam enerji üretiminin yüzde 63’ü güneş enerjisi kaynaklı olacaktır. En büyük enerji kaynağı olan güneş, bugün elektrik üretiminde doğalgaza olana benzer herhangi bir bağımlılık ilişkisine neden olmamaktadır. Güneş enerjisi santraları, aynı zamanda en temiz ve en çağdaş enerji üretimi yoludur. Dolayısı ile GÜNEŞ GELECEK’tir
Böyle stratejik bir sanayinin gelişmesi ve zamanla ülkemizin bölgemizde ürün ve teknoloji geliştirmesi Türkiye’nin geleceği için son derece önemlidir. Ancak Türkiye’nin bu sanayi de yer alabilmesi için kanuni düzenlemelerin yapılması ve bu teknolojinin ülkemizde uygulanması şarttır. Araba kullanmayan ve arabanın ne olduğunu bilmeyen bir toplumda nasıl ki otomotiv sanayi gelişemez ise güneşini kullanamayan, güneşten elektrik enerjisini bilmeyen bir ülkede de bu işin sanayisi ve teknolojisi gelişemez. Bundan dolayı ilgili yasanın en kısa zamanda mecliste görüşülmesi ve doğru şekilde çıkarılması son derece önemlidir. Güneş enerjisi stratejik olarak da son derece önemlidir. En başta, Türkiye’nin İran ve Rusya doğalgazına bağımlılığını azaltacaktır. Unutulmamalıdır ki, enerji sorunlarını çözemez isek sanayi, turizm, ihracat başta olmak üzere birçok konuda telafisi olmayan zararlar bizi beklemektedir.   Enerji sorununun çözümüne katkı  sağlayacak ve çevreye dost enerji üretim metodları olan yenilenebilir enerjilerden yararlanma konusunda siyasi erkin gerekli kanun ve düzenlemeleri en kısa zamanda tamamlaması ve yenilebilir enerji yatırımcısının önünü açması gerekmektedir.

 

Kanun ekonomik açıdan rasyonel olmalıdır
Türkiye’nin güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerjilerde kapasitesini artırabilmesi ve yatırım çekebilmesi için, çıkacak olan yasadaki enerji alış rakamları gerçekçi ve dünya şartlarına paralel olmalıdır. Meclis gündeminden geri çekilen yasa tasarısı, güneşten elektrik üretimi konusunda Akdeniz’e komşu Avrupa ülkeleri İtalya ve Yunanistan’daki teşviklerin gerisinde kalmıştır. İtalya ve Yunanistan’da enerji yatırımları yapanlara değişik yatırım teşviklerinin dışında 50 Euro centlere varan alım garantileri verilmektedir. Meclis gündeminden geri çekilen yasada 25 Euro cent gibi çok geride kalan bir rakam var. Özetle, yasanın daha fazla gecikmesi kadar ölü doğması olasılığı da sektörü korkutmaktadır.
Türkiye, yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanma konusunda ciddi ise ivedilikle, dünya gerçeklerine uygun içerikte bir yasayı acilen çıkarmalıdır.