ÇEKÜD, çevre sorunlarına dikkat çekmek ve sorunların çözümü konusunda yapılan akademik çalışmaların kamuoyu ile paylaşılabilmesi için Karabük Üniversitesi ile birlikte 'Tüketim Toplumu ve Çevre Sempozyumu' düzenledi. Sempozyumunda çevre sorunlarının en büyük sebebi olarak gösterilen yanlış tüketim alışkanlıklarına dikkat çekilerek tebliğler sunuldu.

Çevre Kuruluşları Dayanışma Derneği (ÇEKÜD) ile Karabük Üniversitesi (KBÜ) iş birliğinde düzenlenen Tüketim Toplumu ve Çevre konulu sempozyumda 50 bildiri ile 10'un üzerinde poster sunumu yapıldı.
KBÜ Prof. Dr. Bektaş Açıkgöz Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen sempozyuma; AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, Karabük Vali Vekili Abidin Ünsal, Rektör Prof. Dr. Burhanettin Uysal, ÇEKÜD yönetimi, akademisyenler ve ilgili bakanlıkların temsilcileri ve üniversite öğrencileri katıldı.
Açılışta konuşan ÇEKÜD Başkanı Süleyman Yorulmaz, bilgi çağının artık insanları mutlu edemediğine dikkat çekerek, Artan sosyal refaha rağmen üretilen, paylaşılan bilgiler, yaşam kalitemizin artması için yeterli gelmiyor. Kaliteli yaşamın sloganı haline getirilen konfor, hayatımıza bir şeyler katmak yerine hayatımızdan bir şeyler çalmaya devam ediyor. İnsanoğluna kendi geleceğini yok etme pahasına içinde büyüttüğü hırs elma şekeri gibi sunulmaktadır. Umursamazlığımızın faturası her geçen gün kabarmaktadır. Bu fatura 198 ülkenin her bir ferdine, 7 milyar insanın ailesine ödettirilmektedir. Kısacası durum artık vahimdir ifadelerini kullandı.
Çevre sorunlarının gerçek nedenlerinin ortaya konulması gerektiğini savunan Yorulmaz, Sempozyum vesilesiyle bunların teşhis ve tedavi yöntemlerini ortaya koyacağız. Çevre kuruluşları ve bilimsel çalışma yapanlar, bilim adamlarımıza katkı sağlayan tüm kurum ve kuruluşlar bu çalışmalara destek vermeli dedi.

DÜNYA YAŞLANIYOR

Daha sonra kürsüye gelen Karabük Vali Vekili Abidin Ünsal, bilinçsiz tüketimin hızlanması ile dünyanın yaşlanmaya başladığını söyledi. Ünsal, Son zamanlarda hepimizin duyduğu önemli bir şeyler var. Bunlar bilgi toplumu, globalleşen toplum ve globalizmdir. Bunların sonucunda hepimizi mal ve hizmet bombardımanına tutuluyoruz. Bugün burada çevrede olanları sorgularsak, çevreyi bu hale kimler ve ne getirdi diye sorarsak cevabı şüphesiz ki insan olur. Dünyanın ilahi bir dengesi vardır, bu denge bozulduğu zaman çevre eninde sonunda intikamını alıyor. Üniversitemizde gerçekleştirilen bu konferansın ilimize, ülkemize ve dünyamıza faydalı sonuçlar vermesinin umut ediyorum diye konuştu.
Sempozyuma ev sahipliği yapan KBÜ Rektörü Prof. Dr. Burhanettin Uysal ise, Dünyada tüketim ve israf çok büyük boyutlara ulaşmıştır. Hepimizin evinde birçok eşya vardır fakat baktığımızda bunların ne kadarını kullanıyoruz. İhtiyaçlarımızı biz mi belirliyoruz yoksa televizyonda seyrettiklerimiz ya da dergilerde gördüklerimiz mi belirliyor? Bizim kültürümüz ilahi mesajlarla şekillenmiştir ve bu mesajlarda israfa yer yoktur. Bunun için elimizden geldiği kadar tüketimlerimizi bilinçli bir şekilde yapmalıyız ifadelerini kullandı.
Karabük Milletvekili ve TBMM Çevre Başkan Vekili Osman Kahveci de çevre kirliliğinin en önemli kaynağının atıklar olduğunu söyledi. Bir kişinin yılda 420 kilo atık çıkardığını belirten Kahveci, Bugün, 'Hiç atık üretmeyen aile ve çevre istiyoruz' diye bir slogan vardır. Böyle bir şey söz konusu olabilir mi? Evet olabilir. Atıklarımızı değerlendirdiğimiz zaman atık oluşmaz. En basit örneği; artık bilinçli aileler alışverişte plastik poşet kullanımı yerine, bez torbalar kullanıyor. Buradan şöyle bir sonuç çıkıyor: Toplum bilinçlendiği takdirde çevre kirliliğini azaltırız'' dedi.

KÜRESEL ISINMADA
TÜRKİYE RİSKLİ ÜLKE

Sempozyumda söz alan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Toprak ve Su Kaynakları Araştırma Daire Başkanı Dr. Bülent Sönmez, Türkiye küresel ısınmanın potansiyel etkileri açısından riskli ülkeler arasında yer alıyor derken, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Su Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Akbaş, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkileri konusunda kamuoyunun bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Su Kalitesi İzleme Proje Danışmanı Henk Sterk ise, Türkiye'deki şartların dünyada yükselen trend olan 'yeşil ekonomik büyüme' için oldukça elverişli olduğunu belirterek, Bu fırsat iyi değerlendirilmeli dedi.
Çevre mühendisi Roy Van EIjsden de, Su ayak izinin ne olduğunu artık herkes bilmeli. Suyun üretiminin çevreye vermiş olduğu zararları asgari düzeye çekmeliyiz yorumunu yaptı.
9 üniversiteden akademisyenlerin yaptıkları diğer sunumlarda ise çevre- ekonomi, çevre-tüketici, çevre-endüstri ilişkisi ele alındı ve karşılaşılan sorunların çözümü için çıkarılan yasaların kapsamı ile uygulama imkanları değerlendirildi.
Öte yandan sempozyuma paralel olarak Teknoloji Fakültesi Fuaye Alanı'nda ÇEKÜD'ün fotoğraf sergisi de açıldı.