Şube Başkanı Yılmaz yaptığı yazılı açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Hiçbir şeyine şaşıramadığımız bir garip ülkede yaşıyoruz. Teknolojik gelişmeler sayesinde canlı yayınlarda darbe girişimlerini izliyor, 40 katır mı yoksa 40 satır mı misali darbe gerçekleşmiş olsaydı “sıkıyönetim”, girişim aşamasında kaldığı için “OHAL” ile ödüllendiriliyoruz. Olağanüstü Hal ile darbecilerin bombaladığı Türkiye Büyük Millet Meclisinin yasa yapma ve denetleme yetkisi bypass edilirken, Anayasa Mahkemesi’ nin de yargı-denetleme yetkisi elinden alınıyor. Çünkü, Anayasa’ nın 148’ inci maddesinde açıkça : “…kanun hükmünde kararnamelerin şekil ve esas bakımından Anayasaya aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ nde dava açılamaz.” Denmektedir. Buna göre en azından 3 ay süreyle, AKP hükümeti, kanun hükmünde kararnameler ile “yasama” faaliyetini tamamen eline alacak ve muhalefet, bu kararnameleri Anayasa Mahkemesine götüremeyecektir. Böylesine bir yetki tekelleşmesi AKP hükümetine yapmak istediği ancak “yasal” engel olarak gördükleri her şeyi gerçekleştirme fırsatı yaratacaktır.
Olağanüstü Hal ile darbe girişimcilerinin belirlenerek yargılanması için alınan önlemlerden biri olan yurt dışına çıkış yasağının yumuşatılması, Başbakanın dediği gibi “OHAL’ in 3 aydan kısa sürebileceği “ gibi bir iyimserlik duymamıza yetmiyor. Bunun nedeni bazı yöneticilerin Olağanüstü Hal’ i gerekçe göstererek “benim aldığım talimat böyle” savunusu içinde kraldan çok kralcı davranmalarıdır. Bir örnek verecek olursak İç İşleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğünün 18.07.2016 tarih ve 2481-104533 sayılı yazısına dayanılarak Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğünce 20.07.2016 tarih ve 16833931-929-E.7719363 sayılı “ Yurtdışı Çıkış İşlemleri “ konulu yazısında “Ülkemizde yaşanan darbe kalkışılması nedeniyle hususi ve hizmet damgalı pasaport hamili kişilerin(eş ve çocukları dahil)bu pasaportları ile yurtdışına çıkmalarında mani bir durum bulunmadığına dair bilgi alındıktan sonra hudut kapılarından çıkışlarına müsaade edileceği hakkındaki bakanlığımıza intikal eden ilgi yazı incelenerek ekte gönderilmiştir” denilmesine rağmen öğretmen arkadaşlarımızın haklarında herhangi bir mahkeme kararı ya da kovuşturma olmamasına rağmen yurtdışına çıkmaları keyfi olarak engellenmektedir. Sendika şubemizce yaptığımız araştırma sonucunda bizlere komşu olan Bartın, Karabük illeri başta olmak üzere tüm il Milli Eğitim Müdürlükleri belirttiğimiz yazılara dayanılarak yurt dışına çıkış işlemleri konusunda gereken kolaylığı gösterirken Zonguldak Milli Eğitim Müdürlüğü İnsan Kaynaklarından sorumlu Milli Eğitim Müdür Yardımcısı “aldığım talimat böyle” diyerek yurtdışına çıkışı kişisel olarak engellemektedir. 81 ilin hiçbirisinde olmayan böyle bir uygulamanın tedavi, tatil gibi nedenlerle yurtdışına çıkacak olanların yapılmış ya da yapılacak olan bağlantıları nedeniyle mağduriyet yaşamamaları için yetkilileri duyarlı olmaya çağırıyorum"
(Haber Merkezi)