Karadeniz Ereğli Kaymakamlığı’nca 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Öğretmenevi Konferans Salonu’nda “Aile İçi Eğitim Semineri” düzenlendi.

Ereğli İlçe İnsan Hakları Kurulu ve Ereğli Sosyal Hizmet Merkezi Müdürlüğü işbirliğiyle düzenlenen Seminere Ereğli Kaymakamı Nazım Madenoğlu, daire müdürleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Seminer öncesinde saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.




“KADINLAR VAZGEÇİLMEZ ORTAKLARIMIZ”

Ereğli Kaymakamı Nazım Madenoğlu, seminer açılışında yaptığı konuşmada salonda erkeklerin daha fazla yer almasının bir anlamda olumlu bir durum olduğunu belirtti.

Dünya Kadınlar Günü hakkında bilgiler veren Madenoğlu, 1857 yılında New York’ta bir fabrikada hak arama eylemleri  ve grev sırasında çıkan yangında çok sayıda kadının can vermesinin, bu günün 8 Mart’ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanmasına vesile olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Kadın her şeyden önce hepimizin varlık nedenidir. Kadınlarımız olmasa ne erkekler olur, ne bayanlar olur. Kadınlar neslimizin devamında vazgeçilmez ortaklarımızdır. Kadınlarımızın değeri bu nedenle herhangi bir mikyasla ölçülemeyecek kadar büyüktür. Ne yazık ki dünya  ve Türk toplumlarında kadınlar layık oldukları değerin verilmemesinin yanı sıra, bazıları için söylüyorum bunu, kötü muamele yapıldığını görüyoruz. “

Kişisel tecrübeleri ve edindiği bilgiler üzerinden kadına şiddet örnekleri veren Madenoğlu şöyle devam etti:

“Kadınlara zulüm, eziyet sadece fiziki değil, psikolojik ve ekonomik olabilir. Evde kocanın kadınla konuşmaması bile psikolojik bir işkencedir.  Kadına bizim toplumumuzda diğer toplumlara göre daha fazla önem verilir. Tarihimiz, islamiyet öncesi, islamiyet dönemi ve Cumhuriyet dönemi olarak anlatılır. İslamiyet öncesinde kadına çok önem verildiğini görüyoruz. Kadının Hakanın yanında olduğunu, yönetim işlerinde sözlerinin dikkate alındığını biliyoruz. 

Toplumumuz, islamiyetten sonra kadına daha çok önem veren bir toplum haline gelmiştir. İslamiyet döneminde kadın taçlaştırılmıştır. Peygamberimiz devrinde, daha önceki cahiliyye devrinde kadının değeri sıfırdı. Peygamberimiz veda hutbesinde, ‘Erkeklerin kadınlar üzerinde, kadınların da erkekler üzerinde hakkı vardır’ diyerek kadına verilen önemi anlatmıştır. Hazreti Ali, ‘Cennet anaların ayağı altındadır’ demiştir.  Toplumumuzda ‘Ana gibi yar olmaz’ denilmiştir.  Osmanlı döneminde de kadınların ne kadar söz sahibi olduğunu biliyoruz.

Cumhuriyet dönemine gelindiğinde, 1930 yılında kadınlara belediye meclisinde oy kullanma hakkı veriliyor. 1934 yılında anayasada yapılan bir değişiklikle  kadınlarımıza hem seçme, hem seçilme hakkı veriliyor. Avrupa ülkelerine baktığınızda, kadınlara ilk seçme  ve seçilme hakkını verenlerin ülkemiz olduğunu görüyoruz. Bu da ülkemiz adına son derece önemli bir durum, övünülecek bir durum.

Zamanımızda kadınların ticaret metaı olarak kullanıldığını, değişik yollarla sömürüldüğünü bilmeyen yok. Aile içi şiddet,  iletişimde başarısızlık, kadına başka gözlerle bakma gibi olumsuz davranışlar maalesef görülmektedir. Biz insan hakları kurulu olarak, arkadaşlarımız 8 mart dünya kadınlar günü münasebetiyle böyle bir konuşma düzenlediler. Arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Sadece kadınların ezilmediği, işkence görmediği, kötü muameleye maruz kalmadığı bir dünya değil, erkeklerin de, çocukların da kötü muamele görmediği bir dünya diliyorum.”



DOĞRU İLETİŞİM NASIL OLUR EĞİTİMİ…

Seminerde İlçe İnsan Hakları Kurul Üyesi Didem Erdem, Kdz  Ereğli Sosyal Hizmet Merkezi Öğretmeni Buket İnce ve  Psikolog Kübra Karatay, aile içi iletişimde doğrular ve yanlış yapılanlar hakkında bilgiler verdi. Seminerde, Aktörün Seçimi Etkinliği  ve İletişimde Beden dilinin önemi, İletişim Kazaları etkinliği ve etkin dinleme, Olumlu ifade, ben dili, sen dili, ayna ayna etkinliği ve empati başlıkları altında eğitimler gerçekleştirildi.