Kızım kampta diye uyku tutmadı sabah yedide uyandım… Televizyonun karşısına battaniyemide aldım bir güzel uzandım… Şöyle Pazar keyfi yapayım dedim.

 

Nerden açtım ben TV yi…

 

13 yaşındaki kız evden müzik dersine diye çıktı kayalılarda cesedi bulundu,11 yaşındaki erkek çocuğu cesede çöpte bulundu, Terör saldırısı oldu liseli genç öldü, Esad katliama başladı bebeler öldürülüyor…

 

Diğer kanala geçtim.

Liderlerden biri bağırıyor diğeri çağırıyor.

 

Birde şu masterşef midir nedir o vardı. Nasıl bir hale geldik biz dostlar… Allah’ın nimetine söylemedikleri kalmıyor. Millet evine 250 gram kıyma alamazken bonfileleri pişirmeyi beceremedikleri için o bonfilelere ağza alınmayacak nimete söylenmemesi geren sözlere mi içiniz yanar yoksa o koca bonfilenin çöpe atılmasına mı?

 

Nasıl ne zaman bozulduk bu kadar…

 

Ne zaman silahı bu kadar kolayca ateşleyen ateşlemeden öncede bu kadar kolay ele geçiren bir millet olduk…

 

Seçim seçim seçim…

 

Biri sadaka diyor biri aile sigortası diyor. Ama kimse çıkıp sosyal devletin gereği olarak yeni açılacak kitlerden ya da hazırdaki kitlerin güçlendirilip istihdamın arttırılıp insanların babaların annelerin alın teriyle hak ederek evlerine ekmek aş götürmesinden söz etmiyor…

 

Atatürk’ün şu sözünü hiç ama hiç akıldan çıkarmayalım:

 

“TÜRK, ÖĞÜN ÇALIŞ GÜVEN”

 

Evet, önce Türklüğümüzle kişiliğimizle övüneceğiz çok çalışacağız ve çalışmamız karşılığında kendimize güveneceğiz…

 

Biz kendimize sahip çıkmaz isek bu magazin kültürü bizleri geleceğimizi iyice yozlaştıracak. Eskilerde hiç duymadığımız katliamları daha sık duymaya devam edeceğiz. Gelir dağılımındaki dengesizlik ve magazin kültürüyle oluşturulan marka kültürü gençlerimizi bir hortum gibi içine alıp yutup yok edecek