Geçtiğimiz günlerde yapılan meclis toplantısında 20 tane sokak ve caddeye yeni isimler verildi. Bunların çoğunluğu Türk tarihinde önemli başarılara imza atmış insanlar. Şu an hiç biri hayatta değil ama bir tanesi hariç. O da. Alaplı ismini Türkiye`de her gittiği yerde adını duyuran, Tarihi Kırk Pınar güreşlerinde başarıları olan; Ziya Ünlü. Yeni yapılan top sahasının olduğu yola adı verildi. Ziya Ünlü yolu diye.. Alaplı`nın adı dışarıda en iyi şekilde duyuranların adı verilmesi gerçekten güzel bir davranış. Bülent Ecevit`e yer bulunamadı Meclis toplantısında rahmetli Eski Başbakanlarımızdan Bülent Ecevit`in acaba hangi sokağa yada caddeye ismi verilecek diye beklerken başkanın ortaya attığı Kızıldereli Kabilesi adını sokak ve cadde de yaşatalım önerisi geldi. Zonguldak Milletvekilliği yapmış, T.C Başbakanlığı yapmış bir insanın adını yaşatacak bir cadde bulunamaması gerçekten ben de şaşkınlık uyandırdı. Belediye Başkanı Çaturoğlu`nun ısrarla Kızıldereli Kabilesi Navaho isminin cadde veya sokakta yaşatılmasını neden ister ki? Kafama çok takıldı ve başladım Internetten araştırmaya.. Başkanın ısrarla sokak ve caddelerden birinde adını yaşatılmasını istediği Navaho kabilesinin öyküsü şöyle: Navaho, ABD ve Meksika`da yaşayan aynı isimli kabileye ait Kızılderililerin adı. 1848 yılında Meksika, güneybatıyı Amerika Birleşik Devletleri`ne bırakınca Navaholarla olan sürtüşmeler arttı. Navaholar, İspanyol, Pueblo ve Beyaz Amerikalıların yerleşim bölgelerine saldırmaya başladılar. Bu arada Beyazlar Navaho topraklarını istilâ etmekle meşguldüler. Daha sonra Birleşik Devletler orduları Navaho topraklarına baskınlar düzenlemeye başladılar ve çeşitli yerlerde askeri karargâhlar kurdular. Nihayet, federal hükümet, Navahoları, New Mexico`nun doğusunda Bosque Rodendo`da "rezervasyon" adı verilen Kızılderililere ayrılmış, bölgeye yerleştirmeyi kararlaştırdı. 1863 yılında Albay Kit Carson yönetiminde bir grup asker Navaho topraklarına girerek çiftliklerini ve sürülerini yok etmiş ve 800 Navaholuyu da Bosque Rodendo`ya sürmüştür. Tarihte bu, "Uzun Yürüyüş" olarak bilinir. Türk ve Kuzey Amerika Kızılderilileri kabilelerinden Navahoların halı ve kilimlerinde ortak motifler vardır. Ancak bu motiflerin sembolik anlatımının iki kültüre göre farklılık göstermesi ilginçtir. Kanadalı araştırmacı Ethel G. Stewart, 250 bin nüfuslu Navaho kabilesinin Orta Asya Türkleri`nin konuştuğu Ata başkan dilini konuştuğunu gösterdi. Stewart, Kızılderililer`le Türkler arasında kan bağı olduğunu iddia etmektedir. Hazır konu Kızılderelilerden açılmışken kan bağımız olduğu sanılan Navaho kabilesinden bir hikayesini anlatayım size: Yaşlı Kızıldereli reisi kulübesinin önünde torunuyla oturmuş, az ötede birbiriyle boğuşup duran iki kurt köpeğini izliyorlardı. Köpeklerden biri beyaz, biri siyahtı ve on iki yaşındaki çocuk kendini bildi bileli o köpekler dedesinin kulübesi önünde boğuşup duruyorlardı. Dedesinin sürekli göz önünde tuttuğu, yanından ayırmadığı iki iri kurt köpeğiydi bunlar. Çocuk, kulübeyi korumak için bir köpeğin yeterli olduğunu düşünüyor, dedesinin ikinci köpeğe neden ihtiyacı olduğunu ve renklerinin neden illa da siyah ve beyaz olduğunu anlamak istiyordu artık. O merakla, sordu dedesine: Yaşlı reis, bilgece bir gülümsemeyle torununun sırtını sıvazladı. - "Onlar" dedi, "benim için iki simgedir evlat." - "Neyin simgesi" diye sordu çocuk. - "İyilik ile kötülüğün simgesi. Aynen şu gördüğün köpekler gibi, iyilik ve kötülük içimizde sürekli mücadele eder durur. Onları seyrettikçe ben hep bunu düşünürüm. Onun için yanımda tutarım onları. Çocuk, sözün burasında; `mücadele varsa, kazananı da olmalı` diye düşündü ve her çocuğa has, bitmeyen sorulara bir yenisini ekledi: - "Peki" dedi. "Sence hangisi kazanır bu mücadeleyi?" Bilge reis, derin bir gülümsemeyle baktı torununa. - "Hangisi mi evlat? Ben, hangisini daha iyi beslersem!"