Celal Bayar’ın o “Bu kış komünizm gelecek” sözü tarihe öyle bir geçti ki, halen daha kimi olaylar tiye alındığında genellikle bu söz hatırlatılıyor.

O kış hiç gelmedi.

Gelmeye de niyeti yoktu ki.

Çünkü; komünizm ve komünist denilince insanların akıllarına neler geliyordu neler.

Korku!

Endişe!

Sapıklık!

Komünizmin içinde yaşamdaki tüm kötülükleri öyle doldurmuşlardı halkın içine, biz eski CHP’lilere bile seçim zamanları AP’liler “Komünistler Moskova’ya” diye sesleniyorlardı.

CHP nerede, komünizm nerede?

Uzaktan yakından bir nefes kadar ilgili bile değil.

Komünizmi öcü olarak gösterenler, bu siyasetlerini bal kaymak olarak yerken, eski MHP’li Fariz Ballı öyle bir laf etti ki, tarihe geçirdim ben bu sözü.

Fariz “Ya biz size komünisler Moskova’ya” diye bağırdık ama sizlerden önce ben gittim oraya ve Kızıl Meydanı gezdim.”

Ya işte böyle.

Ben hiç gitmedim.

Gitmek ister miyim, Allah’ına kadar.

Eski Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Turcer Kılıç, Nato’ya karşı paşalar içindeki bir isim olarak Türkiye, Rusya ve İran’dan oluşan yeni bir pakt kurulmasını seslendirdiğinde, Ergenekon operasyonu kapsamında hapse atıldı.

Ya sonra?

Aynı Nato karşıtı paşalar 15 Temmuz darbe girişimine “dur!” dedi.

Uzun yıllardır sağ düşüncedeki gençlerimizi komünist düşmanı olarak yetiştirenler, bir tek gün bile Kurtuluş Savaşı’mızda Çarlığı deviren komünistlerin her türlü desteğiyle bu vatan topraklarının düşman işgalinden kurtarıldığını söylemediler ki.

Tam aksine, komünizm ve komünist mi katledilecek ilk nesne olarak gösterdiler.

Çünkü, tek sermayeleri buydu.

Böyle güç sağladılar.

Ya bugün?

Türkiye, Rusya ve İran ile işbirliği yapıyor.

Bu durumu eleştirebilir miyiz?

Hayır!

İşte bu!

Ve dikkat eder misiniz, ülkemizde şimdi sosyalizm ve komünizme karşı açık bir düşmanlık var mı?

Neden yok?

Türkiye, Suriye ile ilgili politikasını da bölgesel çıkar çizgisine taşıdığında, güzel günler tabi ki göreceğiz.

Celal Bayar’ın kış ayında gelmeyen o komünizm beş yıl önce Ovacık’ta gelmişti ülkemize.

Kıyamet mi yıkıldı.

Ovacık’ın TKP’li Belediye Başkanı öylesine güzel işler yaptı ki, sağcı solcu herkesin hayranlığını kazandı.

Ve şimdi PKK tehdidine bile boyun eğmedi ve bu kez Tunceli’nin Belediye Başkanlığına oturdu.

İzleyelim hep birlikte Fatih Mehmet Maçoğlu’nu.

Yine halktan yana ve saydam bir politika izleyerek, Terzi Fikri’nin izinden gidecek.

Kazanan kim olacak?

Tabi ki, halk.

Bize yıllardır dayatılan öcüleri, tanımak için öğrenmek gerek.

Okuyalım, araştıralım, örneklerini izleyelim ve değerlendirmesini böylelikle yapalım.

Şahsen ben; Ovacık’tan Türkiye’ye doğan bu ışığı izledikçe heyecana kapılıyorum. Siyasal düşüncemin çok uzağında olmasına rağmen, sempati duyuyorum.

Bu yaştan sonra komünist mi olacağız yoksa?