“Beş yılımızı çaldılar” başlığıyla yayımladığım köşe yazımda, Ereğli’de 5 yıl önce faaliyeti geçmesi, iktidarın yerel yöneticileri tarafından engellenen fakülte konusundaki görüşlerimi paylaştım.

Ses getirdi!

Aynı cephenin bugün “tarihi karar” diye ilan ettikleri ve bir dizi teşekkür yazısı yayımladıkları açıklama gerçekten canımı sıktığı için, o sürecin canlı tanığı olarak bu yazıyı kaleme aldım.

“Yazımının tamamının altına ben de imzamı atıyorum” diyen o kadar çok okur çıktı ki.

Elbette farklı bir şekilde değerlendiren olacak, olmalı da!

Ama ben yine tekrar ediyorum. İktidara değil de kendileri için siyaset yapan iktidarın yerel siyasetçileri Ereğli’nin canını okudu. Yıllardır da okuyor!

Düşünebiliyor musunuz, iktidar genelde ve yerelde sizde ama ve 5 yıl boyunca teslim aldığınız Ereğli geriye gidiyor.

“Olur mu söyle şey?” diye sorgulamaya gerek yok.

İşte Ereğli!

Kendilerinin bile inanmadığı bir sonuçla kazanılan belediyede; başkanının başarısız olması için en çok çaba harcayanlar, yine iktidar temsilcileri oldu.

Belediye başkanı ile meclis üyeleri nerede ise birbirinin gırtlağını sarılacak, bu işe müdahale etmesi gerekenler de “oh oh, onlar kavga etsin ben aradan çıkayım” diye bir siyaset geliştirir mi?

O zaman da çok yazdım.

“Ereğli bu tarihi fırsatı hizmet olarak kullanmalı” dedik ama.

Dinlemek isteyen yok ki!

Tek dertleri başka başka !

*

Halen daha aynı sacayağı Ereğli’de gerçekleri ters yüz edip gerçekle ilgisiz bir politika izlemeye çalışıyorsa, yanlışa yanlış demek durumundayız.

Bu gidiş gidiş değil.

Ereğli kaybediyor!

*

Şimdi yine aynı konuya, eski devlet hastanesi arazisinin üniversite tarafından kullanılması ve buraya kampüs ve fakülte binalarının yapılması konusuna gelelim mi.

Olayın perde arkası nedir?

Açık ve net söylüyorum:

Tanımam, bilmem, görüşmem ki, şu anki geri dönüşün tek kahramanı vardır o da, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Sayın Saadet Oruç’tur.

Saadet Hanım Ereğli’deki bu ötelenen ve çıkmaza sürüklenen konuyu Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a iletmeseydi, bir adım yol alınabilir miydi?

Kimse hava basmasın!

Gerçek tektir!

“Ben Ereğliliyim, Ereğli’ye hizmet etmek istiyorum” dediğini açık açık medyaya söyleyen bu hanımefendi sayesinde bugün yeniden o eski devlet hastanesinin bulunduğu alan yeniden gündeme geldi. Ve belediye de üstüne düşen sorumluluğu yerine getirdi. Eskisi niye askeri güvenlik bölgesine aldırdı? Neredeydi iktidarın ilçe temsilcileri?

Şimdi, “Teşekkürler Saadet Hanım teşekkürler” demek bir Ereğlili olarak benim borcum ise o borcu tüm samimiyetimle öderim.

Teşekkürler Saadet Hanım! Sağol! İyi ki araya girdin de, bu işin kotarılmasına destek oldun.

İnanın iktidarın yerel temsilcilerinin bir gram bile bu işte katkıları, hizmetleri yok.

Ereğli’nin dünü ve bugünü arasındaki köprüsünün üstünde günlük habercilikten hiç kopmayan biri olarak, elbette çok şey bilebilirim.

Polemik haberciliği yapmayı doğru ve yakışık bulmadığımdan, bildiklerimi hiç gündeme getirmem.

Ama.

Bugün gelinen noktada, Ereğli kan kaybetmeye devam ediyor arkadaşlar.

İnanın bu kafa ile daha çok devam edecek.

Yarına umutla bakmayı kim istemez?

Hep istiyoruz!

İstemeliyiz de!

“Yok” a mahkum muyuz?

*

Sonuç olarak, Ereğli’nin elinde Cumhurbaşkanlığına direkt ulaşabilecek bir şans var iken, bu şansı da kullanamayan ve hatta Ereğli sevgililerinin sevgisine saygı göstermeyenler Ereğli’nin çanına ot tıkamaya devam ediyor.

Ereğli bunları hak etmiyor.

Ereğli, Filyos hizmete girdiğinde köy olacaktır köy.

Bunu da mı görmüyorsunuz?

*

SAADET ORUÇ’TAN RİCA:

http://www.ereglionder.com.tr/genel/2-noktaya-butik-hastane-h65023.html

TOKİ konutları için kur'a çekimi de yapılmasına rağmen,  vatandaşın yatırdığı paraların yıllar sonra iade edildiğinden haberiniz var mı? Bu skandal mıdır? Ama benim ricam şu: , Sizin yerel siyasetçilerimiz 2016'da “Butik hastane” sözü verirken yer olarak da Fen Lisesi'nin yan alanını seçmişlerdi. Böylelikle şehrin bir diğer yakasındaki hastaneye de gitmeden 7/24 hizmet verecek bir sağlık tesisi kazanımı sağlanacaktı. O günden bu güne bir haber yok.. Şu konuya da bir el atar mısınız?.

*

NOT: Ereğli’nin il olması için verilen mücadele sürecinde, MHP ilçe Başkanı Sayın Rahmet Demirtürk’e, Genel Başkan Devlet Bahçeli’den randevu almaları durumunda, Ereğlili olarak Sayın Bahçeli’ye talebimizi iletip “tamam” yanıtı alalım demiştim. Sözlerimi de Bahçeli’nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a “Kdz. Ereğli’yi il yapın” diye bir ricada bulunması durumunda, kesinlikle “hayır” denilmeyeceğini ve bu işi de böylelikle kotaracağımızı ifade ettiğimde, Sayın Demirtürk “O zaman MHP’ye oy verecek misin?” demişti. Yanıtım da açıkça “evet” olmuştu. Ölü rahmet görsün de, biz “amin” demeyi biliriz.