2005 yılında AK Parti tarafından çıkarılan Belediyeler Kanunun üzerinden 18 yıl geçti. Geride kalan koskoca 18 yıl içinde bölgemizde  bir tane birlikten bütünlükten yana olduğunu gerçek anlamda ortaya koyacak ne bir siyasetçi çıktı ne de bir yönetici.

Yok!

Söze geldiğinde oo oo  oo Ereğli sevgilileri çok!

Yalandan kim ölmüş?

Hem de senden benden fazla.

Yağcılıkta birinciler.

Ancak iş uygulamaya gelince ortalarda kimse yok.

Hatırlayın lütfen; Kdz. Ereğli’nin Kızılcapınar Barajı’nı besleyen Kurtlar Suyunu çalıp Ulutan Barajına akıtırken nasıl da seyrettiler. Konuyu 9 sütun manşet çekip kamuoyunu uyardığımızda bile tınmadılar. Hatta bu suyun Beycuma’ya ait olduğunu bile söyleyebildiler. Dahası bu suyun adını da “Doğanlı suyu” diye ilan edip afişler yaptırıp törenle açılışını bile yaptılar. O açılışta Ereğli’nin de milletvekili vardı.

Hey gidi yıllar hey!

Dün öyle de, bugün çok mu farklı?

Eski Devlet Hastanesi’nin kampüse dönüştürülmesi girişimi bile ancak 9 yıl  sonra yine Ereğlililerin katkısı ile temeli atılarak ancak başlanabildi.

Kdz. Ereğli’nin sahibi yok diyenler haksız mı?

Tünelin bu tarafı diye dert yananlar boşuna mı söyleniyor?

**

İşte AK Parti döneminde çıkarılan ve bir türlü uygulanmayan kanun  var ortada.

Kanun var  ama uygulayıcısı yok.

AK Parti bu kanunla diyor ki, aralarında 5 kilometreden az mesafe bulunan belediyeler birleşecek.

Bu kadar net ve açık!

Hatta bu kanunun Kdz. Ereğli’de uygulanmaması nedeniyle açılan davada da yargıda aynı şeyi söyledi. Yargı; kanunun uygulanması gerekir kararını verdi ve o karar İçişleri Bakanlığı’nda sümen altında bekletiliyor.

Kanunu çıkaran Ak Parti, uygulanmasını engelleyen de Ereğli’yi sevmeyen siyasetçiler.

Pes yani pes!

**

18 yıldan bu yana göreve gelip giden AK partililerin tümü de altında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzası bulunan 5393 Sayılı kanunun ilgili maddesinin işletilmesini bilerek ve isteyerek engellediler.

Böylelikle, Kdz. Ereğli’nin sınırları içinde bulunan ve iki belediye arasında sıfır metre mesafe bulunan Gülüç Belediyesi’nin Kdz. Ereğli Belediyesi’ne katılımına onay vermediler.

Dünyada yaşanan en garip ve tuhaf olaylara örnektir bu durum.

Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın attığı imzaya saygısızlıktır bunun adı!

**!

Bir ilçede bir ilçe belediyesi var ve o ilçe belediyesinin sınırları içinde de belde belediyesi bulunuyor. Hatta şöyle tarif edeyim, Bir tarafta Balı Mahallesindeki Köseağzı diğer tarafta da Alaplı girişindeki Pidos’a kadar uzanıyor Kdz. Ereğli Belediyesi’nin sınırları. Bu sınırlar içinde var olan Gülüç Belediyesi’nin hizmet alanı ise Gülüç Irmağı ile Çengelburnu’ndaki eski Madenci Gemi’nin orası. Sonrası yine Ereğli Belediyesi’nin Şu andaki Opel’den başlayıp tüm tersaneler bölgesi, plajlar dahil çevre köyleri bile Ereğli Belediyesi’nin. Gülüç Belediyesi’nde gözüken Anadolu Oteli’nin bulunduğu alan resmiyette Ereğli’nin Müftü Mahallesi olarak görülüyor. Böylesine bir gerçek de var iken, Gülüç’ün kapatılıp Ereğli’ye katılmasını engelleyenler için şimdi tutup da “sahte/sahtekar Ereğli sevgilileri” desem ağır mı söylemiş olurum?

Gerçekten ayıp!

Gerçekten haksızlık!

Gerçekten her açıdan engellenen Ereğli’nin ayağına vurulmuş bir prangadır bu durum.

Ereğli’nin bir bütün halinde gelişmesini isteyenler, hayalleri olanlar artık sesinizi çıkarın.

Konuşun, bağırın, seslendirin.

Meslek odaları, sivil toplum örgütleri, kişi ve kurumlar ne duruyorsunuz?

Şimdi Ereğli zamanı.

Şimdi Ereğli’nin bu çarpık ve yanlış şekilden kurtulma zamanı.

**

Hele ki AK partide geleceğe dönük siyaseti düşünenler, öncelikle milletvekillerini zorlayıp ve son dönemin en parlak bakanı olarak öne çıkan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın masasında üzeri toz bağlamış olan mahkeme kararını ortaya çıkartıp da uygulatın ve önümüzdeki seçimlere Ereğli-Gülüç bir bütün içinde girsin.

Laf ile olmuyor Ereğli sevgisi.

Doğruları söylemek ve arkasında durmak ile oluyor.

İşte her şey elinizde.

Her şeyi yaparız ederiz diyorsunuz.

Hadi yapın!

Kanun var, mahkeme kararı var ama ötekisi yok.

Ötekisi malum!

**

Sizden öncekiler hep laf ile sevdi Ereğli’yi yeni siyasetçi ve yöneticiler.

Ya siz?

Siz nasıl seviyorsunuz ve seveceksiniz?

İşte size tarihsel bir fırsat!

Özde misiniz, söz de mi?