Amerika’da yalan haberlerden derlenen gazeteler yayımlanmaya başlamış.
Of of!
Bir de bizde yayımlansa!
Liste başında ne olur?
Bana göre birincisi siyaset, ikincisi de spor haberleri.
Çünkü…
En çok yalan bu alanda var.
Salla salladığın kadar.
Hele ki şimdi seçimlere doğru ne yalanlar var ne yalanlar!
Aklı eren de sallıyor, ermeyen de!
Siyasetin S’sine tecavüz eden haberler yukarıdan aşağıya cehalet kokuyor.
Bir de algı operasyonları.
Peki gerçeği nerede?
Dağda.
Dağ nerede?
Orada burada!
 
İşte genelde son örnek.
İbrahim Melih Gökçek ve Bedrettin Dalan!
Fidayda da yalancı fidayda, beşyüz altını yedin bir ayda.
Nokta !
 
Yerelde ise yalan rüzgarı.
Bir ileri iki geri.
Salla belini de kırmadan salla!
 
**
 
Yaygın medya yazılı basından çıkma yarışına girdi.
Önce Habertürk, şimdi de Vatan “Çekildik!” dedi.
Çünkü…
Baktılar ki bu iş yaş ve aşağı koydular, yukarı doldurmaya çabaladılar ki olmuyor!
Gelir gider dengesi, sürekli eksi oranında tepetaklak hep düşüşte.
Görünen köye kılavuz mu gerekir?
Kağıt değil ki sebep?
Ya diğerleri.
Kalıp, boya, elektrik, diğer giderler ve dağıtım.
Kağıt maliyeti 10, diğerleri 90.
Keten helva çoktan yandı.
Bu nedenle, günün teknolojisine yatırımı daha doğru buluyor ekonomistleri ve karar “yazılı basından çıkın!” olarak gelince, akıl bu yönde kilitleniyor.
Tek doğru vardır.
O da, teknoloji ile kimse baş edemez!
Yazılı da kapat kapıları.
Sanalda da aç pençeleri ki temiz hava gelsin.
Yoksa?
Hava öylesine kurşun gibi ki!
Hele yerel düzeyde.
Bu gerçeğe rağmen, devleti yönetenler neden yerel basının internet gazeteciliğe geçmesi için yasal düzenleme yapmazlar ki?
Ve de meslek örgütleri niye bu konuyu seslendirmez?
Yoksa “desinler hastalığı” bu duruma kadar sıçradı mı?
Yani; ayranımız yok içmeye, tahtıravanla gidiyoruz batağa!
Tek doğru var tek doğru!
O da, yazılı basından çekilip gitmek !