Bugün öyle bir gün ki!

Anlamak gerek.

Anlamak ve üzerinde çok ama çok düşünmek gerek!

Bugün 27 Ocak!

İnsanın yaşamında öyle günler vardır ki, unutulmaz.

Unutulmamalı.

Örneğin 1881.

Örneğin 19 Mayıs 19119.

Örneğin 23 Nisan 1920.

Örneğin 18 Haziran 1920.

Örneğin… Örneğin… 27 Ocak 1921.

Örneğin 21 Haziran 1923.

Örneğin 27 Ocak 1921.

Örneğin Kurtuluş Savaşı’nın havai fişeğinin atıldığı 22 Ağustos 1922.

Örneğin “Ordular İlk hedefiniz Akdeniz’dir” emri.

Öreğin 9 Eylül 1922.

Örneğin 1 Kasım 1922.

Öreğin 29 Ekim 1923.

Örneğin 3 Mart 1924.

Örneğin 1 Kasım 1928.

Örneğin Aralık 1934.

Veeee…. Acısını kuşaklar boyunca unutamayacağımız, her kim gelir ise gelsin asla unutturamayacak 10 Kasım 1938.

Tarihimizde öyle günler var ki… Gururumuz, onurumuz, yaşamımız…. Hatta umudumuzun şarj olduğu/olacağı günlere selam olsun.

*

Evet sevgili okurlar ve dostlar yaşadığımız yörenin de çok özel günü/günleri var.

İşte 18 Haziran.

Nedir 18 Haziran ? Kurtuluş Savaşı’nda kendi kendini işgalden kurtaran ilk ilçenin onuru, şerefi, kimliği.

Ne büyük gurur.

Türkiye’de ilk.

Peki ya 27 Ocak?

Kurtuluş Savaşı’nın tek deniz savaşında emperyalist ülkelerden Fransızların tutsak edilirken bu savaşın tek deniz şehidinin verildiği Alemdar Destanı’nın olayıdır.

Yer de Ereğli’nin Gavurman Mevkisi. Alemdar’ın son kaptanı Refik Akdoğan’ın deyimi ile kendilerini esir alanların esir alındığı ve dünya savaş tarihine altın harflerle geçecek bir olay.

Çok acı ki tarih kitaplarında yer almayan bu destanın 101. Yıl dönümü ve yine içimiz buruk.

Yıl 2022 ve bir yıl sonra Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlama coşkusunu bugünden yaşarken, Ereğli’de yaşanan bu destanın İSTİKLAL MADALYASINI halen daha boynumuza asamadık.

Ve de Alemdar Destanına o şanlı tarihimizdeki altın sayfalarda, tarih kitaplarımızda yer verilmiyor.

Niye ama niye?

Tüh !

Merak etmeyin denizcilik okullarında da Alemdar Destanı yok ki.

Vah bize.