İSTANBUL (AA) - BİRİZ ÖZBAKIR - Polimer malzeme mühendisi Dr. Mustafa Kuyumcu, atık çay lifinden plastiğe alternatif biyolojik temelli, sürdürülebilir ve çevreci bir malzeme geliştirdiklerini bildirdi.
Birleşmiş Milletler, çayın tarihi, kültürel ve ekonomik önemi konusunda farkındalık oluşturmak amacıyla 2019 yılında aldığı kararla 21 Mayıs'ı Uluslararası Çay Günü kabul etti.
Türkiye, yılda yaklaşık 1,3 milyon tonla dünyada en çok çay üreten ülkeler arasında 5'inci sırada geliyor. Bu üretim süreci esnasında ortaya çıkan çay lifi atığı, çay fabrikalarında üretimin çeşitli aşamalarında ayrılıp biriktirilen çay çöpü, lifler ve çay tozunun karışımından oluşuyor.
Çay lifleri hiçbir şekilde değerlendirilmediği için bertaraf edilirken bu durum çevre sorunlarına, iş gücü kaybına, ekstra maliyete ve daha da önemlisi ticari değere dönüştürülebilecek bir ürünün yok olmasına neden oluyor.
Çay liflerini atık olmaktan kurtarıp katma değerli malzemeye dönüştüren Dr. Mustafa Kuyumcu, AA muhabirine, Rize'nin Çamlıhemşin ilçesinde doğup büyüdüğü için çocukluğundan bu yana çayın ekilmesinden yetiştirilmesine, toplanmasından çay fabrikalarında işlenmesine ve sofraya ulaşmasına kadarki sürece şahit olduğunu söyledi.
Çayın işlenmesi sürecinde yılda yaklaşık 100 bin ila 120 bin ton çay atığı meydana geldiğini belirten Kuyumcu, bu atıkların bertaraf edilmesinde kullanılan yöntemler hakkında şu bilgileri paylaştı:
"Çay fabrikaları çay atıklarını sıkıştırıp pelet şeklinde yakmaya çalışıyor. Burada tabii yakma işleminde zararlı uçucu var. Dumanından tutun, kokusuna kadar farklı şeyler ortaya çıkıyor. Enerji kazanımı olduğu düşünülerek yapılıyor ama çok randımanlı değil. Yani çok enerji verecek bir lif değil. Diğer taraftan gübre olarak değerlendirmeye çalışıyorlar. Gübrede de şöyle bir sıkıntı var. Direkt gübre olarak kullanamıyorsunuz, bekletiyorsunuz. Bekletme süresinde koku yayıyor. Bölgeye yanaşılmayacak şekilde çürüme sırasında çevreye zararlı gazlar çıkarıyor. Keza o çürüme sırasında suya karışabilecek siyah dediğimiz böyle bir sıvı çıkarmaya başlıyor. Bu tarz ekstrem durumlar oluşuyor. Bu da çevresel sorunlara neden oluyor."
- Lifler biyokompozit malzemeye dönüşüyor
Kuyumcu, çayın toplanmasından fabrikalarda işlenmesine kadar geçen mayıstan kasıma kadarki 6 aylık süreçte atık çay liflerinin ortaya çıktığını ve kendilerinin bu lifleri Doğu Karadeniz'deki fabrikalardan temin ettiklerini anlattı.
Temin ettikleri lifleri biyokompozit malzemeye çevirdiklerini aktaran Kuyumcu, elde ettikleri malzemeyi de çeşitli sektörlere mamul ya da ham madde olarak sattıklarını kaydetti.
Yaşadığı bölgede oluşan bir atığı kendi mesleğiyle birleştirerek bir iş modeli tasarladığını ifade eden Kuyumcu, "Bölgede çay çöpü ya da çay atığı deniyor. Bu atık değerli bir atık, nitelikli bir atık. Sağlığa zararlı hiçbir içeriği olmayan siyah çayın yanında çıkıp siyah çayın kalitesini düşürdüğü için bu atık lif, farklı taraftan elimine ediliyor, ayrıştırılıyor ve bu genelde yakılarak ya da çürütülerek bertaraf ediliyor. Bizim amacımız da bu yakılmasın, çürütülmesin, insanın kullanımına açılsın ve daha uzun ömürlü yerlere gitsin." dedi.
Geliştirdikleri malzemenin otomotiv, mobilya, oyuncak, inşaat gibi farklı sektörlerde kullanıldığından bahseden Kuyumcu, 2024 yılında yaklaşık 5 ton atık çay lifini biyokompozit malzemeye dönüştürerek 120 ağacın kesilmesini engellediklerini vurguladı.
Kuyumcu, atık çay lifi kullanım miktarını 500 tona çıkarmayı hedeflediklerini, böylelikle yakılarak ya da çürütülerek bertaraf edilen bir malzemeyi ekonomiye kazandırırken hem 12 bin ağacı kesilmekten kurtaracaklarını hem de karbon salınımını ve su kullanımını azaltacaklarını söyledi.
Ürettikleri ürünle saf plastiklere daha temiz bir alternatif sunduklarını dile getiren Kuyumcu, "Plastik kullanımını azaltacak daha nitelikli, daha çevreci, daha doğa dostu bir ürün elde ediyoruz. Yenilikçi bir alternatif aslında. Bu tarz ürünler dünyada var. Yani çay lifiyle değil de pirinç kabuğundan, odun lifinden, kahve atığından, mısır sapından böyle çeşitli ürünler gün geçtikçe talep görmekte ve artmakta." sözlerini sarf etti.
- Atık çay lifleri nasıl dönüştürülüyor?
Kuyumcu, çay liflerinin plastiğe alternatif bir malzeme haline gelme sürecini şu sözlerle anlattı:
"Biz bu çay lifini alıyoruz, granül dediğimiz, plastik ham maddesi gibi bir madde elde ediyoruz. Daha sonra bunu büyük şirketlere satıyoruz ve orada insanların kullanabileceği şekillere çevriliyor; yani bir çay makinesinin tutamacına ya da bir otomotiv parçasının iç giydirmede tutamacına veya baş üstü lambanın o kabuğuna. Temelde daha çok, büyük şirketlere satabileceğimiz ürün elde etmeye çalışıyoruz. Otomotiv, beyaz eşya, inşaat, züccaciye... Bununla birlikte insanlarda bilinç oluşturmak için 'Aa bu çaydan elde edilmiş.' diyecekleri kendimize ait çay tabağı, tepsi gibi ürünlerimiz de var."