“Kandilli Kültürü”nü yaşayanların en büyük tutkusudur “Kandillililik”.

O çok ayrı bir dünya.

Ruh.

Kimlik.

Yaşam biçimi.

Gelecek.

Sevda.

 

Kandilli’yi Kandilli yapan elbette ki eski adıyla Mahdut Mesuliyetle Ereğli Kömürleri İşletmesi’nin (EKİ) lojmanlarıdır.

Kurumun verdiği  sosyal hizmetlerdir.

Bakış açısıdır.

 

Kandilli, EKİ lojmanlarındaki yerleşim ile büyümüş ve buna bağlı olarak ekonomi sosyal ve kültürel yaşamı geliştirince güçlü bir yerel ticaret de sahip olmuştur.  Al sat üzerine kurulu olan bu ticaret sadece kömür üretimine bağlı kalıp sanayileşme yolunda adım/adımlar atılmayınca ,Kandilli daha sonra Türkiye Taşkömürleri Kurumu (TTK) adını alan EKİ’deki işçi sayısının küçülmesiyle nefes alamaz noktaya sürüklenmiş ve bugün  ‘olmak ya da olmamak’ ile karşı karşıya bırakılmıştır.

Değişik konularla ilgili olarak hep söylenir ya, “Ah nerede o eski yıllar” diye.

Bu ifade özellikle de Ereğli ve çevresi için sadece ve sadece Kandilli’nin dünü ile bugünü karşılaştırılınca durumu cuk diye oturarak özetler.

Kandilli; Ereğli ve yöresinin (sonradan ilçe olan Alaplı ve köyleri dahil) tek geçim kaynağı olan maden ocaklarının kömür kültürünü yaygınlaştırarak, ülkenin dört bir yanına bir çok dost yürek göndermiştir. Kimisi emekli olarak gitmiş, kimisinin de çocukları Kandilli’deki özel ilkokul ve ortaokulunda eğitimin temelini almış ve ardından yüksek öğrenimlerini yurdun dört bir yanına yayılarak gerçekleştirmişlerdir.

Yani kök salmıştır Kandilli Türkiye’de.

Hiç ummadığınız bir kente ve sektörde karşınıza “benim babam da Kandilli’deydi” veya “Ben de Kandilli’de okudum ve büyüdüm” diyen biri çıkabilir.

Sakın ola ki “Ne alaka” demeyin.

Doğrudur.

Çünkü Kandilli’nin kültürünün uzanamadığı yer ve makam kalmamıştır.

 

Bugün bunları niye ifade ediyorum?

22 Eylül’de İzmir ve çevresindeki Kandillililer bir araya gelerek “Ege Toplantısı”nda buluşarak özlem giderecekler.

Biliyorum ki çok özel duygularını özlemle paylaşırken, “Kandilli’nin bugünkü durumunu nasıl değiştirebiliriz?” sorusuna yanıt da arayacaklar içleri burkularak.

Kandillilik ruhu ayrı bir dünyadır.

Özeldir.

Eşsizdir.

Ve yaşayan bilir.

Bilen de unutmaz/unutamaz.

 

Kandilli’nin bugünkü kaderi elbette bir gün olumlu yönde değişecek.

Kimbilir dev bir organizasyon ile tüm Kandillililer Kandilli’de de bulaşacaktır.

İstanbul, Ankara ve şimdi de İzmir.

Bunun elbette bir sonrası var.

Olmalı da.

 

Selam gönderiyorum Karadeniz Ereğli’den  tüm Kandillililere.

22’sinde imbat rüzgarlarıyla dostça kucaklaşacak olan İzmir toplantısına da selam olsun.

Yüreğim yürekleriyle.

Yüreklice…