“İnanılır gibi değil” demeyin !

İnanın ! İnanın !

Doğruymuş o haber!

Hani, bu ülkenin ana muhalefet liderine şehit cenazesinde yapılan linç girişimi var ya, bu olayın elebaşısı olarak öne çıkan Osman Dayı’yı savunmak için avukatlar ordusu harekete geçmiş.

Hem de ne hareket!

Ordu ordu !

Ya, sosyal medya yalanları diye ciddiye almadım.

Çünkü, “olamaz!” diyor mantığım.

İktidarda kim, ana muhalefette kim olur ise olsun, bu olay alçaklıktır.

Hatta bir adım ötesi, iktidardakileri yıpratma olayıdır.

Ki, der ki dünya, ana muhalefet liderinin can güvenliğinin olmadığı bir ülkede, demokrasiden söz edilemez.

Der mi der!

O olayın merkezinde ana muhalefet lideri ve partilileri olabilir.

Ancak (bana göre) atılan o yumruk, “evi yakın!” diye bağıran kadın, iktidara kafa tutmuştur.

Demişlerdir ki, iktidar yan gelip yatıyor ve bu ülkede can ve mal güvenliği Allah’a emanet.

Ben böyle de okudum saldırıyı.

Ve dedim ki, iktidar bu olayı çıkaran, tahrik eden, tezgahlayan  her kim var ise inine kadar girer ve bu planı (var ise) ortaya çıkarır.

Olaya böyle baktığım için avukatlar ordusu haberlerini ciddiye almadım.

İnanılmayacak bir haber doğru çıktı.

Saldırganlardan biri olan Osman Dayıyı savunmak için 800 avukat başvuruda bulunmuş.

Allah Allah!

Bu ülke insanı aklını mı yedi?

Sahi biz nereye koşuyoruz.

Bir terör saldırısından dolayı hangi siyasal görüşten olur ise olsun toplumun tüm kesimlerinin ayağa kalkıp olayı kınaması ve bu olayın içindekilerin en ağır biçimde cezalandırılmasından yana olmaları gerekirken, hukukçular ayağa kalkmış ve “Osman Aga suçsuz!” demek için harekete geçmişler.

Aferin onlara.

Hukukçu oldukları için bizden çok daha iyi süzerler olayı.

Ülkenin itibarını.

Onurunu!

Huzur ve barışı.

İstanbul’da alçak bir olay yaşandı. Küçük bir kız çocuğuna tecavüz olayında toplum ayağa kalktı.

Vatandaş bağırıyor “Neredesiniz ey 800 avukat.” Diye.

Bu taş ülkede huzur ve güvenlikten yana olması gereken avukatlarımızın bir saldırgandan yana olmalarına gidiyor.

Oysa…

Her türlü alçak olayda bir araya gelebilsek.

Ve yapanın da yaptığı hiç yanına kalmasa.