Türkiye’de gündem çok çabuk değişiyor diyoruz ya işte alın size yine bir gündem.

İktidarın Taksim’de Topçu Kışlası’na AVM yapmak istemesi ve burada Gezi Parkı’ndaki ağaçların sökülmek istenmesiyle başlayan  ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ‘’Direniş’’ ve ‘’Dirilişi’’ne yol açan Taksim Direnişi kısa sürede bütün ülkeye yayıldı.

Başta İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Adana olmak üzere 81 ilde ve T.C vatandaşının bulunduğu her Avrupa ülkesinde, ABD’de ve diğer ülkelerde de ‘’Her Yer Taksim’’e destekler çığ gibi büyüdü. BU eylemler iktidarın 10 yıllık uygulamalarına karşı bir ‘’Direniş’’ ve bir ‘’Diriliş’’ efsanesine dönüştü.

‘’Her Yer Taksim, Her yer Direniş’’i iyi anlamak iyi okumak gerekiyor. İktidara geldikleri günden bu yana Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yaşam alanlarına müdahale eden, Anayasa ve yasalara göre değil tamamen dini esaslara göre insanların yaşamını dizayn etmeye çalışan AKP iktidarına karşı büyüyen öfkenin patlamasıdır.

Bu ‘’Direniş’’ ve Diriliş’’,  29 Ekimlerin, 10 Kasımların, 23 Nisanların ve 19 Mayısların yasaklanmasına karşı yapılan bir tepkinin dışa vurumudur. Vatandaş öfkesini çıkarmaya başlamıştır.

Bu ‘’Direniş’’ ve ‘’Diriliş’’  T.C vatandaşlarının özel yaşamlarına yani içkisine, sigarasına, seks hayatına yani üç çocuk doğurun mesajlarına, okullarda, ders kitaplarında bakanlıklarda ‘’Atatürk’’ isminin ve fotoğraflarının kaldırılmasına tepkidir.

Bu ‘’Direniş’’ ve ‘’Diriliş’’ AKP iktidarının Suriye’ye savaş açmak istemesine karşı bir tepkidir.

Bu ’’Direniş’’ ve ‘’Diriliş’’, ülkenin bölünmesine, PKK-AKP işbirliğine, AKİL’lere karşı bir öfkedir.

Yani bu ‘’Direniş’’ ve ‘’Diriliş’’  Türkiye Cumhuriyeti’nin yıkılmasına karşı tek yürek tek bilek olma gücüdür.

Bu ‘’Direniş’’ ve ‘’Diriliş’’ demokrasi ve özgürleşme çabasıdır. Halkın istemediği bir uygulamayı  şunu yapamazsınız gücüdür. Yani iktidar şunu görmeli. Bu sadece Taksim’deki birkaç yüz ağacın kesilmesi değildir. Anla bunu…

GAZDAN BOĞULDUK

 

Türkiye son 5-6 gündür biber gazından boğuluyor. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Antalya’da tepkiler durmuyor. Eylemciler ve polis sürekli karşı karşıya.  Polis grupları dağıtmak için sürekli gaz bombası ve tazyikli su kullanıyor. Antalya’da ‘’Her Yer Taksim, Her yer Direniş’’ eylemlerini izliyorum. Ve gençler çok yoğun. Özellikle kızların öfkesi bir başka... Solcusu, ülkücüsü, MHP’lisi, devrimcisi bir arada… İktidara karşı tepkilerini gösteriyorlar. 12 Eylül öncesi solcularla ülkücüler uzaktan da olsa birbirlerini görseler mutlaka birbirlerine karşı saldırı yaparlardı. ‘’Her Yer Taksim Her Yer Direniş’’ eylemlerinde gaz bombalarının karşısında birlikte duruyorlar. Solcular, devrimciler yumruk ve zafer işareti yaparken hemen yanı başlarındaki ülkücü gruplarda parmaklarıyla kurt işareti yapıyor.  Aynı sloganları söylüyorlar.  ‘’Faşizme karşı omuz omuza’’, ‘’Mustafa Kemal’in askerleriyiz’’ gibi…

Futbol taraftarları Galatasaraylısı, Fenerlisi, Kara Kartallısı, Karşıyakalısı, Ankaragücülüsü, Antalyasporlusu adeta birbirleriyle kucaklaşıyor ve yardımlaşıyor. Gaz bombalarına karşı ‘’Özgürlük ve demokrasi ‘’diyor, ‘’Benim özel hayatıma dokunma, benim içkime karışma ‘’ diyor.

 

Bu eylemler tamamen vatandaşların sosyal medyada kendiliğinden geliştirdikleri eylem ve birliktelikler.  Burada her gruptan insan var. Sağcısı, solcusu, demokratı, sosyal demokratı, muhafazakarı ne ararsan var. Ama örgütlü değiller. Birisi bir şey söylüyor hemen o tarafa, diğeri bir şey söylüyor o tarafa gidiyor. Eğer örgütsüz iken böyle ise Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ya birde örgütlü  olsalar ne olurdu…

BEYAZ SARAY’IN İLGİSİ

Amerika’nın Beyaz Sarayı’ndan da , ‘’Her Yer Taksim’’ eylemleri nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ‘itidal olun’’ çağrısı gelmiş.  Beyaz Saray eylemlerin büyümesi ve yaygınlaşması üzerine dün itidal çağrısını yinelemiş. Hayırdır Beyaz Saray Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına karşı gösterdiğin ilgiyi merak ettik. Çok mu seviyorsunuz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını. Yoksa BOP eş başkanınız zor durumda mı kalır korkusu bu…