Çaycuma Belediye Başkanı Bülent Kantarcı’nın ‘kanal’ konulu açıklaması beni 21 yıl öncesine götürdü.

21 yıl öncesinin arşivine gittiğimde, amatör-profesyonel 40 yılı aşan meslek yaşamımda unuttuklarımı hatırlayıp yeniden gündeme getirsem içinden neler çıkar neler.

Çıktı da!

21 yıl önce Zonguldak’ın Büyükşehir olması için kanun teklifi verildiğini bileniniz var mı?

Valla ben yazdığım haberi unutmuşum.

Peki, gazetecilerin sorunlarının TBMM’de araştırılması için soru önergesi verildiği kimin aklında?

Hazırlanmasında emeğim olan önerge zorlukla hatırladım.

Ah yıllar.

Kimi zaman sima olarak hatırlayıp da isim olarak bilemediklerimiz ile karşılaştığımızda nasıl da sıkıntılı anlar yaşıyoruz.

Hafıza meselesi.         

O kadar çok ki olay.

Her gün her gün haber.

Kesintisiz günlük bir gazetede çalışmanın yorgunluğu sanırım bu durum.

*

21 yıl önce İşadamı İrfan Erdem “Haydi Devrek’e gidelim. Orada Erdemir ile birlikte köprü yapıyoruz” demişti.

Gittik!

Devrek’in içinde sel nedeniyle yıkılan köprünün yerine Erdemir’in de desteğiyle Ereğli’de hazırlanıp götürülen çelik konstrüksiyonlar montaj edilerek karşıya ulaşım sağlanmıştı.

İşte o gün anlattı İrfan Erdem.

Dedi ki: Devlet bana desin ki, Filyos’u Devrek’e kadar getir getiririm. Bugün Dünya’da deniz ulaşımı bir çok ülkede kanallarla sağlanıyor. Önce Devrek, sonra da Ankara neden olmasın.

Şak!

Erdem’in ortaya attığı bu fikri o zaman çok kaleme aldım.

Derken yıllar geçti üzerinden.

*

Bugün kanal konuşuluyor ülkemizde.

İstanbul’un Trakya yakasını ikiye bölerek “isteseniz de istemeseniz de yapılacak” denildiği günümüzde, tartışma o merkezin dışına çıkarılamıyor.

Muhalefet “yaptırmam”, iktidar ise “yaparım” der iken bir Allah’ın kulu da farklı bir görüş veya öneri ortaya atmıyor.

Oysa var. Ereğli’den bu kanal işi gündeme geldiğinden bu yana ısrarla “Anadolu’yu bölüp Trakya’ya taşımayın. Gelin Karadeniz’in Kefken’i ile Marmara’nın Körfez’i arasına kanalı yapın” diyoruz.

Bu bir öneridir.

Bir düşünseniz, koskocaman Anadolu’nun küçücük Trakya’ya nasıl boğdurulduğunu net görürsünüz diyor ve konuyu Filyos’a götürüyorum.

İrfan Erdem’in 21 sene önce ortaya attığı görüş gerçekleştirilse idi ne olurdu?

Zonguldak ile birlikte Türkiye kazanırdı.

*

Çaycuma’dan gelen öneriyi haberleştirdiğimde, hemen Alaplı ve Gülüç’ten ses geldi.

Dediler ki, bu ırmaklar çöp yuvası.

Biz de kanal istiyoruz hem ticari hem de sosyal yaşam değişir.

İsteyenin bir yüzü kara da,”orada bir köy var uzakta o köy bizim köyümüzdür” diyen bir olsa.

Ya da, katılımcılık denen ilke halk ile bütünleşerek gerçekleştirilse.

Neler olmaz neler!