Bu öyle söz ki, söz dediğin söz yani.

Sözün sahibi de Hz. Ali!

MS 29 Ocak 661 yılında bir mescitte yaşadığı saldırı sonrasında  yaşama veda eden Hz. Ali’nin ne de güzel sözleri var.

Örneğin:

"İnsanlar uykudadır, öldükleri zaman uyanacaklardır."

"Kişi bilmediğinin düşmanıdır."

"Her şey azaldıkça, ilim ise arttıkça kıymetlenir."

“Söz sizin ağzınızda olduğu sürece söz sizin esiriniz, söz ağzınızdan çıktıktan sonra siz sözünüzün esiri olursunuz.”

“Alçakça söylenen söze sakın karşılık vereyim deme. Çünkü o sözün sahibinde daha nice  düşük söz vardır.”

“Kötü insan hiç kimseye iyi niyet beslemez. Çünkü o, herkesi kendi gibi görür.”

Ama benim bugün sizlere aktaracağım söz, günümüzde sesi pek duyulmayan, kulak arkası atılan ve sürekli şiddetin içinde olmasına rağmen dikkate alınmayan erkeklerle ilgili.

Ataerkilden çocukerkile ve en sonunda da çocukerkilden  kadınerkile dönüşen toplumumuzda “Erkeğe şiddete hayır!” diye bağıranların ortak derdini dile getiriyor bu söz.

1358 yıl önce şehit edilen ve 8 evlilik yapmış Hz. Ali diyor ki bu sözünde:

“AKILSIZ KADINLAR KOCALARINI KÖLE YAPARLAR VE KÖLE KARISI OLUP ÇIKARLAR,

AKLI BAŞINDA KADINLAR İSE KOCALARINI KRAL YAPARLAR VE KRALİÇE OLURLAR.”

NOKTA… NOKTA… NOKTA…

Son iki nokta da şu:

Kadın erkeği rezil de eder, vezir de!

Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın vardır!

**

Peki olaya bir de kadın gözüyle bakalım mı?

Sabanur Kıraç görüşlerini şöyle sıralamış:

1-Kadıncık dediğin güzelliğini ve dişiliğini kullanarak istediğini elde etmeye alışıktır. Dişiliği hem tek özelliği hem de tek zenginliğidir. Gerçek kadının ise başka erdemleri de vardır. Her şeyden önce sarsılmaz değerlere sahiptir. Gururludur, yüreklidir ve akıllıdır.

2-Kadıncık dediğin zenginliği banka hesabının büyüklüğüyle ölçer, kadın dediğinse kalbinin büyüklüğüyle.

3-Kadın dediğinin ruhu aydınlık, aklı parlak, fikirleri kendine hastır. Kadıncık dediğinse kulaktan dolma fikirlerle caka satmaya çalışır. Azıcık ciddi bir konu açılsa hemen sıkılır, ilgiyi tekrar kendi üstüne toplamak için çırpınır! Gerçek kadınsa “Biraz kilo mu aldım” diye kafayı kalori saymaya adayacağına aklını ve ruhunu gerçek meselelerle yorar.

4-Kadın dediğin pazardan bile giyinse yakıştırır kendine. Öyle bir taşır ki o kıyafeti, her bakan hayran kalır. Kadıncık dediğinse gerçek ya da çakma markalarla var olmaya çalışır. Kendine gelen hediyenin bile önce markasına sonra fiyatına bakar.

5-Kadın dediğin zor günde de kadındır. Ne maddi sıkıntılar yıkabilir onu de hayat. Dimdik ayaktadır. Sonuna kadar savaşır. Kadıncık ise en ufak bir zorlukta yok olur. Sıkıntıya gelemez, dert dinlemez, cefa çekmez. Sefa insanı, iyi gün dostudur. Göz yaşlarını bile kendi çıkarları için kullanmasını iyi bilir. Ama en kötüsü de kimsenin sırtını yaslayabileceği güçte değildir.

6-Kadıncık dediğin verdiğinden çok alır. Verebileceği tek şeyin vücudu olduğuna inanır. Kadınsa başta kalbini, zamanını ve şefkatini verir sevdiğine. Ve bundan da asla şikayet etmez!

7-Kadın dediğin güldü mü yürek dolusu güler! Kahkahası insanın içine işler! Kadıncık ise kıkırdar. Her gülüşünün altında ayrı bir mesaj saklar. Gerçekten güldüğü zaman istediğini elde ettiği zamandır!

8-Kadıncık dediğin kendini prenses sanır ve kendine öyle davranılmasını bekler. Kadın ise mütevazıdır. Kendine iltifat edildiğinde bile yanakları kızarır. Yeri geldiğinde külkedisi olmayı da bilir.

9-Kadın dediğin sevdi mi tam sever. Aklı da kalbi de tek bir kişi için çarpar. Ve o kişi oldukça gözü başkasını görmez. Kadıncık dediğin ise erkeğini yedekler. “O giderse başkası gelir” gözüyle bakar hayata. Ama en kötüsü de tek gözü “Daha iyisini bulabilir miyim” diye her daim dışardadır.

10-Kadıncık ilgi budalasıdır kadın ise saygı! Ve kadıncık herkesin ilgisini ister, kadınsa sadece kendisi için önemli olan tek bir kişinin!

* Uzun lafın kısası kadın gibi kadın bir ömürlüktür. Kadıncık ise çerez niyetine yenir.