Sizden  ayrı geçen günlerde
Ha bugün, ha yarın biter derken
Omzumda bunca yük varken
Sırtıma da bunca sorumluluk yıkılırken
Biri inip, diğeri de utanmadan binerken

Neredeydiniz?

*

Hiç yoktunuz ki yanımda

“Merhaba” bile diyemediniz

Daha ötesinde ise

Güçlülerin emir kulu da oluverdiniz

Ya !

Hatta  fıs fıs edip, arayı kızıştırdınız

Bilmem mi ben

Hepsini bilirim de demem

*


Siz her gece rüyalarımda
Gelip O’na-buna bakıp bakıp

“Nasıl yolumu bulurum” diyordunuz.
Kim bilir beni kimlerden
Bile bile hiç sormuyordunuz.
Ne haldeyim diyebiliyor muydunuz

Hava nasıl yağdı şimdi oralara buralara

Üşüyor musunuz?

O zaman/zamanlarda
Kar yağarken  benim saçlarıma

Ne de güzel gülüyordunuz!
 

*

Hey gidinin hey

Bildiğim pek çok doğru var
Gittiğim bir tek yolum var
Şu yürekte kaç yangın var
Biri söner, biri yanar da

Anlıyor muydunuz?
 

*


Siz her gece rüyalarımda
Gelip bana ağlamayın şimdi
Ben bir türkü tutturdum
Gece gündüz özgürce söylüyorum

Duyup duyup beni dinliyor musunuz?

*

İnsanlardan (!) kopup kopup

Kendimi vurdum maço ile dostumun rüzgarına

Onlardaki sevginin demiyle ince belliye sarılıp

Yudumluyorum güneşin her batışında

Geceler ve günler boyunca çok mutlu

Dalıyorum sevdaların dünyasına

*

Dervişin misali

Sırayla yaşanır bu keyif

Düşünün bakalım her zaman

Hava nasıl şimdi buralarda, üşütüyor musunuz
Kar yağıyor,  ak pak saçlara fark edebiliyor musunuz

Sizden ayrı geçen günler

Ne de güzelmiş meğer

Omzumdaki tüm yükleri

Atıp atıp sevinmek varmış meğer

*

Bana ne, ona ne, ötekine ne !

Hatta ve hatta:

Kime ne, kime ne?

*

Not: Muhatabı olmayan, ortaya karışık servis edilen ve de her niyete yenilip içilebilecek  bu yazının kaynağı sözlerini Ethem Adnan Ergil  yazdığı ve Edip Akbayram’ın okuduğu “Hava nasıl oralarda” şarkısıdır. Şarkılar ne çok şeyler söyler bizlere, ne çok!