Noyan aradı ve o acı haberi verdi:

“Amcamı kaybettik”.

Amca?

Baba yarısı.

Noyan’ın iki amcası var.

Biri Mimar Süreyya ve diğeri de Erdemir emeklisi Süleyman.

*

Süreyya abinin rahatsız olduğunu Datça’ya gidip gelenlerden duyuyordum son aylarda.

Hatta Utku Kolejinin kurucusu Ertan Alput öğretmen de geçen yıl aramıştı Süreyya Abi’nin yanından ve “Datça’dan selamlar” demişti.

İki eski dost Datça’da da Kandilli’deki geçen yıllarından söz ederek, kim bilir ne anılarda tazelemişlerdi.

Geceler bilir o sohbetin içerik zenginliğini.

Bir de yıldızlar.

*

Datça!

Süreyya Abi Datça’ya yerleşmişti yıllar önce.

Ereğli’deki gibi eşi ile birlikte sessiz ve sakin bir yaşamı seçmişti yine.

Datça’yı beğenmişler ve Ereğli’deki her şeyini olduğu gibi bırakıp Akdeniz sahillerine göçüvermişlerdi.

Sevmişti oraları ki, ev bark bile yaptırmıştı.

Bir iki kez telefon ile konuştuğumuzda, “Ne yapacağız Ereğli’de. Değer bilen mi var? En iyisi o yoz siyasi ortamdan uzaklaşmak.” Sözleriyle kırgınlığını da ifade etmişti.

Öyle ya, adı her dönem belediye başkanı olarak geçen Almanya’da mimarlık okumuş bir aydın boşuna küser mi?

Vardır sebepleri.

Paylaştığı kadar da bilirim.

O kırgın gitti Ereğli’ye.

Ve üzgün!

*

Datça’da Namık’ta var bizim. Sabri Anıl öğretmenin oğlu Namık! O da kısmen yerleşti gibi oralara. Seviyor Datça’yı.

Süreyya Abi’yi fırsat buldukça ziyaret ettiğinde bilgi verirdi sağlığı ile ilgili.

Biliyorduk rahatsızlığını.

Ama bu kadar çabuk gideceğini hiç tahmin etmedik ki!

75 yaşında bizlerden ayrıldı Süreyya Keskin’imiz.

O da veda etti işte.

*

Datça’ya gömüldü Süreyya Abi. 19 Eylül 2020 cumartesi günü ikindi de toprakla buluştu Süreyya Abi’nin bedeni toprakla.

Ailenin en büyüğü ve Noyan’ın da babası Sezai Abi de İzmir’den giderek katıldığı cenaze töreninde kardeş acısı yaşadı.

Başınız sağolsun Keskin Ailesi ve Kandillililer!