Almanya’ya “Firar turizmi” başlamış. Son günlerin bu konusunu okuyunca, şaşırmamak gerçekten de mümkün değil. İnsan zekası, fırsatını bulduğunda da öyle bir çalışıyor ki. Sen tut kültürel etkinliklere katılmak üzere belediye aracılığı ile yurt dışına gitmek için resmen başvur ve gri pasaportu da eline alınca git ve bir daha geri gelme.

Hedef iltica.

İlticanın geçerli olup kabul edilmesi için devletini suçla.

Ağır sözler söyle.

Ve sonra da !

Demiyorum.

*

Bu tür olaylar ciddi organizasyonlara büyük darbe vurur.

Bundan böyle daha ince ve sık dokunur. Ki öyle de olmalı.

*

Dünya Kitle İletişi Araştırma Vakfı tarafından düzenlen “Avrupa Birliği Sivil Toplum Diyaloğu Media III. Projesi” kapsamında “Çevre İçin Medya ve İletişim Ağı” programı 5-10 Ekim 2015 tarihlerinde Almanya’da gerçekleştirilen çalıştaya katılmıştım. Çalıştayın konusu, “Yenilenebilir Enerjiler” idi. . Proje kapsamında 17 gazeteci ve çevreci aktivist Almanya’ya gittik bu çalıştaya katılırken, beni davet ettiren ise Çağdaş Gazeteciler Derneği’nin Zonguldak Şube Başkanı Ali Ayaroğlu’ydu.

5 günlük ziyaretin Proje lideri, İnci Demirkol, Vakıf yöneticisi Yeşim Ekim’in dışında, çekim elamanı olarak da Yusuf Öztürk ekipte yer almıştı..

Katılan gazeteci ve aktivistlerin isimleri ise şunlardı:

Ali Ayaroğlu - Gazeteci

Eyüp Bektaş - Gazeteci

Pınar Demircan - Gazeteci

Şengül Şahin - Çevreci Aktivist

Zeki Karataş - Çevreci Aktivist

Ahmet Şefik Mollamehmetoğlu - Gazeteci

Turgut Özdemir - Gazeteci

Ahmet Nazım Alpman - Gazeteci

Özer Akdemir - Gazeteci

Nur Neşe Karahan - Çevreci Aktivist

Oğuz Kurdoğlu - Öğretim Görevlisi -Çevreci

Osman Aksu - Gazeteci

Mehmet Remzi Öncel - Gazeteci

Eylem Oktay - Çevreci Aktivist.

Kendi bölgelerinde önemli isimler olan katılımcı gazeteciler ve aktivistler hep yenilenebilir enerjiler konusunda görüşlerini paylaştılar. Sinop’tan katılan gazeteci Osman Aksu’nun, siyasi iktidara verdiği desteklerden örnekler sunduğu sohbetleri ise gezinin esprileri arasında yerini aldı.

10 Ekim 2015’de dönüş yaptığımız çalıştay ile ilgili bilgi ve fotoğrafları da, üç gün eve kapanarak yazı dizisi halinde hazırlayıp, 14 Ekim’den itibaren 7 bölüm halinde yayımlamıştım. Sanırım, o çalıştaya katılanlar arasında bu kadar geniş bir yazı dizisi hazırlayan tek kişi de bendim.

Sonraları bu çalıştaya katılmamız iktidara yakın bir yaygın gazetenin manşetinde “15 günlük gezi” olarak yayımlandı. Artvin’deki doğa derneğinin başkanı Nur Neşe Karahan’ı hedef alan haberde, Almanya’da bazı örgütsel çalışmalar yapıldığı iddia edilmişti. Şaşırmıştım. Öyle bir şeye tanık olmamıştım ki, ekip hiç birbirinden ayrılmamış ve gezide yolculuk dahil 5 gün sürmüştü.

*

Fırsatlar kötü kullanılınca bunun bedelini başkaları da çekiyor.

Şimdi konuşulan ve bir çok örneği olduğu öne sürülen “Firar turizmi” gerçek anlamda sosyal ve kültürel bilgi ve dayanışma için yapılacak etkinliklere büyük darbe vuracaktır.

Bu konuda, görevini kötüye kullanıp, istismara açık tutanlar mutlaka bedelini ödemelidir.

Ödettirilmelidir!