Merhume Nevin Ablamın oğlu Uğur ile birçok kez sözleştik ama olmadı.
Dedik ki, “Korhan Başkan gelsin de…”
Başkan geldi gitti, bir türlü denk getiremedik.
Nihayetinde “İhsan Abiyi ayarla” dedim ve buluştuk günün ilk sabahında.
İhsan Abi makineci. Hayatı hep iş yaşamı ile geçmiş ki, sabahın 6,5’nda ayakta. Bir de belli saatlerdeki simit muhabbetlerine de abone. O olmazsa olmaz! Gidecek ki, simit-keş-çaylı renkli bir güne ‘merhaba’ denilebilsin.
Oldu oldu.
İki gün üst üste ha şu saat ha bu saat derken, ötelenen buluşma 27 Aralık 2018 Perşembe günü için kararlaştırıldı.
Vallahi Uğur sabahın sekiz buçuğunda aradı “İhsan Abi geldi” diye.
“Aman ha beklet geliyorum” dedim.
Kemer’den sanayiye uçarak gittim ki, sobanın başında oturuyorlar.
Oh !
Soba sıcaklığı gibi var mı?
Uğur dedi ki, “az sonra kestane de yapacağız!”
Gülüştük ve yine daldık Kandilli anılarındaki muhabbetin demine.
Çay gelmeden başlamayalım bile demedik.
Önce sobanın çevresinde sıcaklık içimize işleyene kadar oturduk ki, değme keyfimize.
Buluşmamızın sebebi Müteksan idi.
Müteksan denilen kurum bir beyin hareketi. Kandilli’deki EKİ Armutçuk Müessesesi’nde çalışan mühendis ve teknikerlerin ortak akılda buluşmaları.
Mütetsan’ı 1972 yılının teknolojisi ve koşullarında kurup da ta bu yıllara getirilişi kolay mı?
Kurucuların tümü de teknik adam. Resmiyette eşleri üzerindeki bu ortaklığı yaşatmak için her gün Kandilli’den tren ile gelip gitmişler Ereğli’ye.
Günümüzde alış veriş için bile fırın ve bakkal arasında otomobil ile dolaşanlar, bu büyük girişimin derinliğini bir düşünseler, sanırım ceketlerinin düğmelerini ilikleyerek selamlarlar O 14 kişiyi.
Neyse.
Adında “EREĞLİ” olan EKİ’nin tüm ocaklarındaki demiryolları için üretim yapmak üzere kurulan Müteksan koskoca 46 yılı geride bıraktı.
Kolay mı?
Kurucular arasında, belki de bir ekonomist veya reklamcı olsaydı, Müteksan’ın kimbilir bu durum belki de dev bir fabrika olurdu.
Ama onlar mühendis ve tekniker.
Sadece üretmeyi biliyorlar.
Öyle üretmişler ki, pres makinelerini bile kendileri yapmışlar.
Ne büyük gurur!
Kurucularından biri olan İhsan Öztürk’e sordum.
Siz, Erdemir’in ardından Erdemir’e mal üretmek için kurulan Kartal Ortaklığından sonra Ereğli’de üretim yapan üçüncü sanayi şirketisiniz. Ve EKİ’ye sanayi malı üreten tek şirketsiniz. Aradan onca yıl geçti. Ereğli’de bir meslek kuruluşu, sivil toplum örgütü veya bir başka etkin ve yetkili gelip de teşekkür etti mi?
İhsan Bey güldü.
Gülüşü de anlamlıdır hani.
Yokmuş!
Kdz. Ereğli TSO’dan önce kurulan Kartal şirketine böyle bir övgü gelmiş mi bilmiyorum.
Müteksan’a gelmediği (Bir ara vergi rekortmeni de olmuş) ortaya çıktığına göre, iş Kandilli Belediyesi ve Kandilliler Derneği’ne düşüyor.
Kandillili olmanın kültürü içinde, bu iki kurum tarihi bir eksikliği yerine getirmeli.
Müteksan’ın tüm kurucu ortaklarını, merhum olanların yerine de varislerini bir araya getirerek, koskocaman bir teşekkür etmeli.
Yakışanı o!
Ereğli’dekiler görmüyor ise Kandillilier görmeli.
