Şu kesin:
Belki de çoğu yerleşim biriminde ama özellikle Alaplı ilçesinde belediye başkanlığı seçiminin sonucunu, düşünülen senaryolardan hangisinin uygulamaya geçirileceği belirleyecek.
CHP'nin Alaplı Belediye Başkan Adayı kesin gibi.
Büyük bir sürpriz olmazsa, mevcut Belediye Başkanı Nuri Tekin yeniden aday gösterilecek.
Eğer, AK Parti ile MHP ittifak yapıp, MHP çatısı altında seçime girilmez ise,
AK Parti'nin adayı da eski İlçe Başkanı Yaşar Karacan, eski TSO Başkanı Recep Ocak veya eski İl Yönetim Kurulu Üyesi Adem Sevim üçlüsünden biri olacak.
Yine böyle bir ittifak yapılmaz ise, MHP'nin adayı da eski başpehlivan Eyüp Ünlü olabilir.
Geçen seçimde aday çıkarmayarak CHP'nin belediye başkan adayını destekleyen İYİ Parti, bu seçimde aday çıkaracak.
Bu aday da muhtemelen eski belediye ve il genel meclisi üyesi Serdar Akyol olacak.
Kanımca, şu ana kadar herhangi bir hareketlilikleri gözükmese de, Saadet Partisi, Yeniden Refah Partisi, Büyük Birlik Partisi ve Demokratik Sol Parti hatta Gelecek Partisi ve DEVA partisi de aday çıkarıp kendilerini tartmayı tercih edeceklerdir.
DSP haricinde, bu partilerin aday gösterip göstermeyecekleri, göstereceklerse kimi gösterecekleriyle ilgili henüz kulislere yansıyan bir bilgi yok.
DSP ise, Gümelili bir adayla seçime girmeye hazırlanıyor.
İrili ufaklı diğer partiler de, isimleri pek duyulmayan adaylarla oy pusulasında yer alacaklardır.
Dedim ya, seçim sonucunun belirlenmesinde ittifak senaryolarının hayata geçip geçmeyeceği , geçerse nasıl şekilleneceği büyük bir rol oynayacak.
MHP'nin, il merkezinde yapılacak bir ittifak karşılığında, Alaplı’da kendi çatısı altında ittifak istemesi, en doğal hakkıdır.
Bunda siyaset etiğine aykırı bir durumda yoktur.
Ancak, şunu kabul etmek gerekir ki, olası bir AK Parti-MHP ittifakında, her iki partinin gücünün sandığa yansıyacağı şekilde yapılacak bir mutabakatla, AK Parti'nin çatısı altında seçime girilmesi, MHP çatısı altında seçime girilmesinden daha avantajlı olacaktır.
MHP'nin, kendi çatısı altında olmasa da, yönetimde söz sahibi olabileceği şekilde ittifakın içinde güçlü bir şekilde konumlandırılması, ittifakın asıl gücünü yansıtmada belirleyici rol oynayacaktır.
Bu tespiti yapmak için, siyaset uzmanı veya siyasi öngörüleri yüksek olan biri olmaya da gerek yok.
Alaplı'daki yerel siyaseti yakından takip eden kime sorsanız, güçlü bir ittifak için bu yapılanmayı tarif edecektir.
Tabii, bunlar benim kendi görüşlerim; yanılıyor da olabilirim
Farklı düşünenler de olabilir, saygı duyarım.
Kulislerden sızan bilgiler doğrultusunda şunu da belirtmek isterim ki, hangisinin çatısı altında olursa olsun, her iki partinin, özellikle de AK Parti'nin yerel mensuplarını memnun edecek bir ittifak yapısının ortaya çıkmaması durumunda, alternatif siyasi planlar da devreye girebilir ki, bu da ittifakla hedeflenen amacı boşa çıkaracaktır.
Ne demek istediğimi, bu işin içinde olanlar çok iyi anlayacaktır.
Kendi adıma, her iki partinin ilçenin üstündeki üst düzey yöneticilerinin ittifak planlarında değişim olmadığı sürece, iki partinin de kendi adaylarıyla seçime gireceğini tahmin ediyorum.
Alaplı'da, belediye başkanlığı seçimlerinin sonuçlarını belirleyecek yan etkiler de olacak doğal olarak.
Bir önceki seçimde CHP'yi destekleyen, bir nevi CHP ile ittifak yapan İYİ Parti'nin göstereceği performans da, seçim sonucuna etki edecek yan faktörlerden biri olacak.
Elbette, bu da, mevcut Belediye Başkanı Nuri Tekin'i ve CHP'yi yakından ilgilendiren bir unsur olarak ön plana çıkacak.
Bunun yanında, genel siyaset içinde yükselen bir grafik çizen Yeniden Refah Partisi (YRP), Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi (BBP), Demokratik Sol Parti (DSP) gibi partilerin toplumda karşılığı olan adaylarla seçime girmeleri de, "at başı" gitmesi muhtemel seçimlerin kaderini belirleyecektir.
Bir diğer yan etken hatta ana etken; her partinin kendi içinde yaşadığı sorunlar ve gruplaşmalar.
Detayına girmek istemiyorum ancak, kendi içindeki sorunları çözebilen, küskünlükleri kırgınlıkları giderebilen tabiri caiz ise “tek yumruk” olabilen partiler, daha güçlü olacaklardır.
Parti içi sorunların çözümü veya çözümsüzlüğünün, özellikle AK Parti, kısmen de CHP açısından, seçim sonucuna birinci derecede etki edecek bir rol oynaması ana etkenlerden biri olursa da kimse şaşırmasın.
Bu konuda rehavete kapılanlar, “leyleği havada görebilirler”!...
Benden uyarması!...
