Türkiye Taşkömürü Kurumunun (TTK) en büyük müessesesi olan Karadon başta olmak üzere, Üzülmez ve Kozlu Müesseselerinde taşkömürü üretiminin durdurulacağı açıklandı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişleri iş güvenliği riski olduğunu belirten rapor yazmışlar. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TTK yöneticileri ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlığı sorumluları görüşüp bu kararı kaldırmışlar. Gerekli önlemler en kısa sürede yerine getirilecekmiş. Üretim devam ediyor.
TTK’nın daha küçük müesseseleri olan Armutçuk ve Amasra’da da daha önce benzer durumlar olmuştu.
***
Zonguldak maden işçilerinin de içinde bulunduğu, Türkiye genelinde çok sayıda sendikaya üye, yaklaşık 600 bin kamu işçisinin toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı.
Genel görüşmeler sendikalar ile kamu işverenlerini temsil eden Türk Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) arasında devam etse de ücretler konusu Hükümet ile Türk-İş arasında bağıtlanıyor. Çerçeve anlaşması denilen bu anlaşma için henüz hükümet bir ücret teklifi vermedi.
Görüşmeler arabulucu aşamasında ve kısa süre sonra sendikaların yasa gereği grev kararlarını almaları gerekecek.
Ne hikmetse tam da bu aşamada, Türkiye’nin en eylemci ve öncü sendikası olan Genel Maden İşçileri Sendikası’nın (GMİS) örgütlü olduğu Zonguldak’ta, TTK’da taşkömürü üretiminin durdurulması kararı alınıyor.
***
Haklı olarak başta GMİS ve TTK yöneticileri olmak üzere tüm çalışanlar panikledi ve Ankara’dakilerin de beklediği gibi, sorumlular koşa koşa bakanlığa gittiler. Bakanlığa gittiler çünkü çoktandır ipin ucu onların elinde.
Hiç şüphe yok ki buluşmanın organizasyonunu da Türk-İş Başkanı Ergün Atalay yapmıştır. Hatta övgü bile almıştır!
Görüşmelerden sonra üretimi durdurma kararı kısa sürede geri alındı.
“İşçi sağlığını ve iş güvenliğini artırmaya yönelik ek tedbirlerin ise kısa sürede alınması ve müesseselerde üretimin devam etmesi kararına varıldığı ifade edilmiştir.” dediler.
Ek tedbirler nedir? Neden şimdiye kadar alınmamıştır? Cevap yok.
***
Anlayacağınız gibi, maden işçilerine, sendikaya ve Zonguldak’a; “Sesinizi çıkartmayın, hükümet ne verirse razı olun, yoksa işsiz kalırsınız. Siz sesinizi çıkarmazsanız kimseden ses çıkmaz” mesajı verildi.
Maden ocaklarında üretimi durdurma kararı almak ve böyle uyduruk bir açıklamayla tekrar üretime dönmek mümkün müdür?
Ekonomik krizin faturası, maden işçileri başta olmak üzere kamu işçisine kesilecek. Sonra Ergün Atalay, hükümetin başını değil, Bakan Mehmet Şimşek’i herkese hedef gösterecek.
Ve sıra diğer emekçilere, emeklilere gelecek.
***
Zonguldak CHP İl Başkanı Devrim Dural bu konuda bir basın açıklaması yaptı. Bir-iki bölümü alıyorum;
“Zonguldak ilinin varlık sebebi olan TTTK’da 2002 yılında; toplam 18.112 işçi ve memur çalışıyordu. Satılabilir taşkömürü üretimi ise 2 milyon 244 bin 385 ton idi.AKP döneminde, 23 yıl sonra Mart 2025’te TTK’da çalışan sayısı; Toplamda (işçi-memur): 9 bin 140 kişi. Yani TTK’da çalışan sayısı 8 bin 972 kişi azalmış, 23 yılda yarısına düşmüş. 2024 yılı üretimi 764 bin ton ile tarihinin en düşük seviyelerine geriledi.”
“Oysa norm kadroya göre sadece işçi olarak; 11 bin 500 yeraltında, 2 bin 500 yerüstünde olmak üzere toplamda 14 bin işçi çalışıyor olması gerekiyor. Bu rakamlara bakınca bırakınız üretim yapmayı, TTK’da çalışanların can güvenliği bile risklidir. Çünkü orada yer altında kilometrelerce uzunlukta galeriler var.”
Evet, kısa sürede ek tedbir olarak ne önlem alacaksınız da; İşçi sağlığını ve iş güvenliğini artıracaksınız?