Birinde bir işim vardı. Sağ olsun gördü işimi. Kendisine veda edip giderken güldü ve “Tamam mı?” dedi.
“He!” dedim.
Tekrar sordu:
“Tamam mı?”
Bu sorusuna da yine “Tamam, sağol” diye cevap verdim.
Tekrar sormaz mı?
Allah Allah!
Kuşkuya düştüm yapılan iş ile ilgili!
“Bana göre tamam, eksik yok.”
Güldü gitti.
**
Sosyal Medyada Şenol Alaoğlu’nun iletisini okudum.
Şöyle diyor:
“TAMAM en hayal ürünüdür.
Emniyetteki telsiz konuşmalarından dün;
-Amirim, burda büyük bi kalabalık toplanmış, hepsinin elinde TAMAM diye bi yazılar var..TAMAM!
Amir;
-Yahu heryerden bu anoslar geliyo, bu TAMAM yeni bir örgüt herhalde?. TAMAM.!
-Valla anlamadım amirim, napalım?.. TAMAM!
-Ne bileyim ben, talimat bekleyelim yukarıdan.. TAMAM!
-Anlaşıldı Amirim tamam.. TAMAM!
Yukardan talimat;
İkinci bir emre kadar telsiz anonslarında TAMAM demek yasaktır.. TAMAM!”
İkinci bir emre kadar telsiz anonslarında TAMAM demek yasaktır.. TAMAM!”
**
Ajans haberlerinde turlarken gördüm “Saraydan tamam açıklaması” başlıklı haberi.
Haberde şöyle yazıyordu:
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, A Haber muhabirinin sorusu üzerine, Twitter’da dünya gündeminde 1. Sıraya yükselen “tamam” mesajlarıyla ilgili konuştu.
“Sosyal medya etkin bir iletişim aracı. Buna bigane kalmak mümkün değil. Fakat sosyal medyayı kullanarak bir takım manipülasyonlara girişmek de netice vermeyecek beyhude çabalardır. Biz geçmişte daha önceki seçimlerde, başka olaylarda, Gezi olaylarında çok yaşadık çok tecrübe ettik. Bunun nihai kararını verecek olan milletimizdir. Sandığa gittiği zaman vereceği karar asıl belirleyici olacak karardır.
Bu sosyal medyaya ilgisiz kalalım, kullanmayalım anlamına gelmez. Ama dediğim gibi burada bir takım sahte hesaplar botlar üzerinden yapılan manipülasyonların bir netice vermeyeceğini belirtmek isterim.
**
Tabi ki hepimiz farkındayız sosyal medyanın yaşamımızın birinci sırasına yerleştiğini.
Öyle bir yerleşti ki, “Tamam” paylaşımları gümbür gümbür artarak yükselirken, yanıtı gecikmedi:
“Devam!”
Tamam mı, devam mı?