Bugünlerde Ortadoğu’da neocon/evangelish ve diğer planları durduran ülke Suriye’dir. Sayın Esat direnmekte ve bu direncinde haklıdır.

Amaç büyük İsrail’i kurmaktır. Bunu İsrail halkı mı yoksa yöneticiler ve radikal Yahudiler mi istiyor bilmek zor.

Barış içinde yaşamak varken her gün ölüm tehdidi altında yaşamak nasıl olur. Filistin, İsrail, Ukrayna/Rusya halkından daha iyi kimse bilemez.

Biz daha önce yazılan senaryolara baktığımızda yazacaklarımıza giden yolun taşlarının nasıl döşendiğini gördük. İlan edilen bu senaryolar tam tarih verilmese bile gerçekleşiyor. Bugün bu işleme simülasyon denilmektedir. Ne yazık ki oluşmaları çok da zaman almıyor.

Neden Suriye hedeftedir? Sonra sıra kime gelecektir? Bu proje daha önce ABD “Condaliza Rice” tarafından 17 ülkenin sınırlarının değişeceğini açıkça söylemesiyle ilan edilmiştir. Daha öncesi de vardır.

Irak, Libya parçalanmış, Mısır’da yönetim el değiştirmiş, Türkiye de BOP ve GOP Eşbaşkanı yapılarak Suriye yalnız bırakılmış çevresinde yardım edecek ülke kalmamıştır.

Bunu da Ortadoğu’ya demokrasi getirmek adı altında yapmaktalar. İşgal edilmiş hangi ülkeye demokrasi gelmiştir, göstermezsiniz. Demokrasi cehaletin olduğu yerde işlemez. Afgan Suudi örneğinde olduğu gibi 1400 sene geriye götürür. Bu planlı gidiş tek laik, demokratik Müslüman çoğunluğun olduğu ülkemizi de geriye götürmektedir.

Dana önceleri de ifade ettiğimiz gibi İsrail, Filistin, Suriye savaşı öncelikle stratejik hayati önemi olan suyun ele geçirilmesi olarak başlamıştır. ARZI-MEVUD vaad edilen topraklar olarak devam edecektir. Bu konuda yapılan simülasyonlar da bu yöndedir.

İsrail Kudüs’ü başkent yapması ve en önemlisi %90’ı Filistinlilerin elinde olan su kuyularının % 95’ini ele geçirmesi planın birinci kısmının büyük bölümünün halledilmiş olduğunu göstermektedir.

Hedef Suriye’nin elindeki GOLAN TEPELERİDİR ki bu suyun kaynağıdır. Tepelerin altında yüzlerce kilometre kimin ne zaman inşa ettiği bilinmeyen binlerce yıllık su kanalları vardır. Bunların bir kısmını da ele geçirmiş orada durdurulmuştur. İsrail’in Suriye’ye zaman zaman yaptığı harekatlar Suriye’yi yumuşatmaya yöneliktir.

Eğer İsrail barış istese belli bir yerde dururdu. Ama sürekli genişleme arzusundadır. Ve politikacıları bunu ifade etmektedirler.

Rusya Sayın Esat’a Suriye’ye yardım etmemiş olsa bu işgal tamamlanacaktı.

Bizim Suriye’de olmamız bu açıdan bir hata ve yukarıda bahsettiğimiz simülasyonu yapanlara hizmet etmektir. Yapılması gereken şey; derhal Suriye’den çıkmak, barışı sağlayıp anlaşma yapmak olmalıdır.

Suriye şu anda bizle İsrail arasında tampon ülke olarak kalmalı, YPG/PKK/Barzani devleti kurulması önlenmelidir. Şartlar Sayın Esat’ın bizimle anlaşmaya eğimli olduğunu göstermektedir.

Bu arada Suriye düşerse İsrail hatta batı dünyası ile karşı karşıya gelmemiz kaçınılmaz olacaktır.

Politikacıların hırsları, İsrail’in altın hilal Mezopotamya Fırat Dicle Havzasına sahip olma hırsı ile sürecektir ki nerelere uzanacağı da belirsizdir.

Şimdilik bu işin gecikmesi Rusya’nın Suriye’nin arkasında durmasıdır.

Bu ise Rusya’ya pahalıya mal olmakta, Ukrayna ile zayıf düşürülmeye çalışılmaktadır.

Nasıl ki biz güney sınırımızda güvenliğimiz için kürt devleti istemiyorsak Rusya’da sınırlarında 20 bin km. ötedeki ABD/NATO’yu istememekte haklıdır. Ve bunu Rusya 20 yıldan fazladır söyleyip batılıları uyarmaya çalışmıştır.

Güneyimizde kürt devleti İsrail’in çıkarları için Batı tarafından kurulmak istenmektedir. Kukla olup zamanı gelince yıkılacağı da aşikardır.

Tarihe bakıldığında Osmanlı Padişahları buraya Yahudi göçüne izin vermemiş, Mustafa Kemal ATATÜRK İsrail’in kurulumunu savaş nedeni saymakla önlemiştir. Atatürk’ün ölümünden sonra 14 MAYIS 1948’de kurulmuş ve ilk tanıyan ülke de Türkiye olmuştur. İsrail halkı ve halklar politikacıların hırslarının karşısında durmadıkları sürece Ortadoğu ve dünyada barış hayal olacak ve insanlık kendi sonuna yaklaşacaktır.

İsrailli politikacılar amaçlarına ulaşmak için her türlü yolu da deneyebilirler.

Bunun sonunun nereye varacağı, kendi halkına da zarar verip vermeyeceği onlar açısından önemsenmemektedir.